Translation of "Almasını" in Portuguese

O, onun rüşvet almasını umuyordu.

Ela esperava que ele aceitasse o suborno.

Tom Mary'nin onu almasını istemiyor.

Tom não quer que Maria compre isso.

Tom almasını istediğimiz her şeyi almadı.

Tom não comprou tudo que nós pedimos.

- Ben ona saat dört civarında beni almasını rica ettim.
- Ondan saat dört gibi beni almasını istedim.

Pedi-lhe que me buscasse por volta das quatro.

Onun düşük maaşı onun ev satın almasını engeller.

- Seu baixo salário não lhe permite comprar a casa.
- Seu baixo salário o impede de comprar uma casa.

Tom Mary'nin onun almasını istediği şeyi bilmediğini söyledi.

Tom disse que não sabia o que a Mary queria que ele comprasse.

O, kız arkadaşının annesinin şemsiyesini ödünç almasını istedi.

Ele pediu à namorada que emprestasse o guarda-chuva da mãe.

O onun pahalı bir nişan yüzüğü almasını istemiyor.

- Ela não quer que ele compre uma aliança de compromisso cara.
- Ela não quer que ele compre um anel de noivado caro.

O, onun ona pahalı bir hediye almasını umuyordu.

Ela esperava que ele lhe comprasse um presente caro.

O onun gitmesini ve tüm özel eşyalarını almasını istedi.

Ela lhe pediu que fosse embora e levasse todos os seus pertences.

Tom ziyafet için Mary'nin yeni bir elbise almasını istedi.

Tom quer que Mary compre um vestido novo para o banquete.

Bir avukat başka birinin paranı almasını önleyen bir kişidir.

Advogado é alguém que impede que outra pessoa venha a ganhar teu dinheiro.

Tom Mary'nin John'a bir doğum günü hediyesi almasını istedi.

Tom queria que Maria comprasse um presente de aniversário para João.

Tom Mary'nin onun doğum günü için ondan ne almasını istediğini bilmiyor.

Tom não sabe o que Mary quer que ele compre para o seu aniversário.

- Tom'a telefonu almasını söyle.
- Tom'a telefon açmasını söyle.
- Tom'a telefonu açmasını söyle.

Diga ao Tom para atender o telefone.

Tom Mary'in markette biraz diş macunu ve biraz tuvalet kağıdı almasını istedi.

Tom pediu a Maria que trouxesse pasta de dente e papel higiênico do supermercado.