Translation of "Parçası" in Korean

0.005 sec.

Examples of using "Parçası" in a sentence and their korean translations:

Parçası olduğunu anlayacaksınız.

만들어진 걸 알 수 있습니다.

Insanları parçası olmaktan gururlandırmada çok önemlidir.

또한, 조직의 일원으로서 느끼는 자부심에 아주 중요한 영향을 미칩니다.

Sadece ağartılmış Honduras Maunu'nun bir parçası.

온두라스 마호가니 나무를 표백한 것이죠.

Ve bu kurucu etiğin bir parçası,

그게 창립 이념의 일부분이에요.

Bunun bir parçası olacak biçimde tasarlayın.

그것을 분리할 수 있는 능력을 만드세요.

Hediye ekonomisinin bir parçası olarak görüyor.

그는 삶을 "선물 경제"의 한 부분으로 봅니다.

Buranın bir parçası olduğumu hissetmeyi öğretti.

‎저도 자연의 일원이라는 ‎소속감이 생겼어요

...toplam plastik miktarının küçük bir parçası.

미세 플라스틱의 총량에 비하면 엄청나게 작은 수준이죠

Müziğin artık hayatımın bir parçası olmayacağı fikri

음악이 더 이상 제 삶의 일부가 될 수 없을 것이란 생각은

Peki, başarısızlıklar değer yaratmanın bir parçası mıdır?

그렇다면 이러한 실수는 가치 창조의 일부일까요?

Klasik bir müzik parçası olarak hayata başladı.

마치 어떤 고전 음악처럼 탄생한 곡이에요.

Acı çekmenin hayatın bir parçası olduğunu bilirler.

고통이 삶의 일부임을 잘 알고 있죠.

Kaybetmeyi göze alabileceğim bir giysi parçası almalıyım.

옷을 벗더라도 정신 놓지 않을 만한 옷을 하나 벗어야겠습니다

Bir parçası da hatalıysanız bunu kabul etmektir.

틀렸을 때 그것을 인정하는 것입니다.

Beni av stratejisinin bir parçası olarak kullandı.

‎사냥 전략에 저를 이용한 거예요

Gizli bölmesi ya da parçası olmadığından emin olun,

비밀 공간이나 숨긴 것이 없는지 잘 봐주세요.

Korku ve cesaret arasındaki denge bunun bir parçası.

고된 성찰과 노력의 결과입니다.

Bunları akılcı kararlarımızın bir parçası yapmak oldukça zor.

이성적인 의사결정의 부분으로 다루기가 매우 어렵습니다.

Sorunun bir parçası haline geldiğimi kabul etmek zorundaydım.

제가 그 문제에 일조했다는 사실을요.

Daha geniş bir dizi koruyucu önlemlerin parçası olmasıdır.

사회적 거리두기와 손 씻기가 함께해야 합니다.

Bakın, bu halat soğuk zincir güzergâhının bir parçası olmalı.

이 밧줄은 저온 유통 경로의 일부인 게 확실하네요

İnsanlar sanki o kuşağın parçası gibi rol yapmaya başladılar

사람들은 마치 어떤 세대의 한 부분인 것처럼 행동하기 시작하죠.

Kendi ulusal kimliğimizin parçası olarak gördüğümüz pek çok şey

우리의 국가적 특징의 핵심적인 많은 요소들은

Bu tacize son vermek de bu epik savaşın bir parçası.

이런 폭력을 멈추는 건 장대한 싸움의 일부입니다

çünkü siyaset bizim için önemli ve kim olduğumuzun bir parçası.

정치는 중요한 사안이며, 우리의 일부이기 때문이죠.