Translation of "Geç" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Geç" in a sentence and their japanese translations:

Caddeyi geç.

通りを渡れ。

Geç oldu.

もう遅いわよ。

Harekete geç.

さあ行った、行った。

Geç kalma.

遅れるなよ。

Çok geç.

もう遅すぎる。

Geç oluyor.

夜遅くです。

Geç kalmamalıyız.

遅れるな。

Geç kalabilirim.

もしかしたら遅れるかも。

- Eve geç geldin.
- Eve geç kaldın.

帰るのが遅かったね。

- Neden geç kaldın?
- Niçin geç kaldın?

- なぜ遅刻したのですか。
- なぜ遅れたの?

- Okula geç kaldım.
- Mektebe geç kaldım.

学校に遅刻した。

Geç kalktı ve okula geç kaldı.

彼は朝寝坊して学校に遅れた。

- Biz eve geç geldik.
- Eve geç vardık.
- Eve geç geldik.
- Biz eve geç vardık.

- 私たちはおそくなって家に着いた。
- 私たちは遅くに帰宅した。

- Okula geç kalacağım!
- Ben okula geç kalacağım.

学校に遅刻しそう!

- O çok geç değil.
- Çok geç değil.

まだ手遅れではない。

Pekâlâ, geç oluyor.

もう遅い

Bahar geç olacak.

春も遅れるでしょう。

Muhtemelen geç kalacak.

十中八九彼は遅れるだろう。

İşe geç kaldınız.

- 仕事に遅刻したね。
- 仕事に遅れたね。

Okula geç kalabilirsin.

君は学校に遅れるかもしれない。

Okula geç kalmamalısın.

学校に遅刻してはいけない。

Otobüs geç kalmıştı.

バスがおくれている。

Yolu dikkatle geç.

その道路は気をつけて渡りなさい。

Trenler geç çalışıyor.

列車のダイヤが遅れています。

Geç kalabileceğimden endişeliyim.

遅刻するのではないかと心配だ。

O geç kalktı.

彼女は寝坊しました。

Maalesef geç kalabilirim.

遅刻するのではないかと心配だ。

Vakit çok geç.

- 遅すぎる。
- もう遅すぎる。

Çok geç uyandım.

- すごい遅く起きちゃったんだ。
- 目が覚めるのが、すごく遅かったの。

Okula geç kaldım.

学校に遅刻した。

Sıkıcı bölümleri geç.

つまらない章は飛ばせ。

Artık çok geç.

- もう手遅れだ。
- いまさら遅いよ。
- いまからでは遅すぎる。

Çok geç mi?

遅すぎますか?

Üzgünüm. Geç geldim.

すみません、遅くなりまして。

- Geç kaldın.
- Geciktin.

遅刻したね。

İşe geç kalacağım.

- 仕事に遅れそうだ。
- 仕事に遅刻しそうだ。

Bazıları geç kaldı.

何人か遅刻した。

Dün geç uyandım.

- 昨日、遅く起きたんだ。
- 昨日、起きるの遅かったんだ。

Geç kalacak mıyız?

私達遅れそうなの?

Üzgünüm, geç kaldım.

すみません、遅くなりまして。

Geç saatte uyumamalısın.

夜遅くまで起きていてはならない。

Okula geç kalma.

- 学校に遅刻するな。
- 学校に遅れるな。
- 学校に遅れてはいけません。

Dün geç yatmamalıydım.

昨日夜更かししなきゃよかった。

Okula geç kalabiliriz.

私達は学校に遅れるかもしれない。

Geç kalabileceğimden korktum.

遅刻するのではないかと心配した。

Tom geç kaldı.

トムが遅刻している。

Geç kalmaktan korktum.

遅刻するのではないかと心配した。

- Geç kalacağım.
- Gecikeceğim.

- 遅れます。
- 遅刻します。
- 遅くなります。

Geç kalma eğilimindedir.

- 彼女は遅刻癖がある。
- 彼女は遅刻魔だ。

Haydi! Geç kalacağız.

さあ、急いで、遅れるよ。

O geç olgunlaştı.

彼は大器晩成だ。

İşe geç kalma.

- 仕事に遅れるな。
- 仕事に遅れるなよ!
- 仕事に遅れないでよ。
- 仕事に遅れちゃだめだよ。

Ben geç kalabilirim.

たぶん遅れる。

Muhtemelen geç kalacağım.

- たぶん遅れる。
- おそらく遅れる。

Çok geç kalktım ve okula çok geç kaldım.

朝寝坊して遅刻してしまった。

Ben geç kalmışken, otobüsün geç kalması çok şarttı.

急いでいる時に限ってバスが遅れる。

- Otuz dakika geç döndü.
- 30 dakika geç geldi.

彼は30分遅れて現れた。

- Geç kaldığım için beni bağışlayın.
- Geç kaldığım için bağışlayın.
- Geç kaldığım için beni affedin.

遅れてすみません。

- Üzgünüm, toplantıya geç kaldım.
- Toplantıya geç kaldığım için üzgünüm.

会議に遅れてすみません。

- Geç kaldığım için üzgünüm.
- Geç kaldığım için özür dilerim.

遅刻してすみません。

Bu hanım geç gelenlerden.

‎彼女は遅れて来た

Geç kalmayacaksın, değil mi?

君は遅れないでしょうね。

Maalesef okula geç kalacağız.

学校に遅れそうだね。

Geç oldu, televizyonu kapat.

もう遅いからテレビを消しなさい。

Çok geç kaldığımızdan korkuyorum.

もう間に合わないと思う。

Tom istasyona geç vardı.

トムは駅に遅く着いた。

Ben genellikle geç kalkarım.

たいてい寝坊している。

Geç kalmamın nedeni odur.

そういうわけで遅くなったのです。

Uçak kolaylıkla geç kalabilir.

飛行機の遅れることはまず間違いない。

Pazar sabahları geç kalkar.

彼女は日曜日の朝は遅く起きる。

Randevularına nadiren geç kalır.

彼女はめったに約束に遅れることがない。

Okula asla geç kalmadı.

- 彼は今まで1度も学校に遅刻した事がありません。
- 彼は一度も学校に遅刻したことはない。

Geç karar vermesiyle ünlüdür.

彼は決心を下すのに長く時間がかかるということで有名だ。

Muhtemelen okula geç kalacak.

彼は学校に遅刻しそうだ。

Toplantılara geç kalmaya eğilimlidir.

- 彼は会議に遅刻する傾向がある。
- 彼はいつも会議に遅れてくる。

O, partiye geç geldi.

彼はパーティーに遅れてやってきた。

Ona geç kalmamasını söyledim.

彼に遅れないようにいいました。

Geç saatlere kadar oturmayın.

遅くまで起きていてはいけない。

Öğrenciler geç kalmamaya çalışmalıdır.

- 学生は遅刻しないように努めるべきだ。
- 学生は遅刻しないようにすべきだ。

Tom geç kalacağını söyledi.

トムは自分は遅くなると思った。

Dün, o geç döndü.

昨日彼は遅く帰ってきた。

O, geç kalabileceğinden korkuyor.

彼は遅れはしないかと心配している。

Bazı insanlar geç kalmıştı.

何人か遅刻した。

Biz sınıfa geç kalacağız.

授業に遅れるよ。

Tren için geç kaldım.

私は電車に乗り遅れた。

O otobüse geç kalmıştı.

彼女はバスに遅れた。

Sanırım o geç kalacak.

彼は遅刻すると思う。

Öncelikle, okula geç kalmamalısın.

第一に君は遅刻してはいけません。

Tom nadiren geç kalır.

トムはめったに遅刻しない。

Fırtınadan dolayı geç vardılar.

嵐のため彼らは遅れて着いた。

Geç gelirse, ne yapmalıyız?

もし万一彼が遅れて来たらどうしよう。