Translation of "Ani" in Japanese

0.011 sec.

Examples of using "Ani" in a sentence and their japanese translations:

Ani bir rüzgâr eserse

もし突風が吹いてきたら

Onun ani ölümüyle donakaldım.

彼女の急死で私は一時何も考えられなかった。

O ani kalkış yaptı.

彼は突然出発した。

Ani ses kuşları dağıttı.

突然の物音に鳥たちは散り散りに飛び去った。

Ani ses onu korkuttu.

突然の物音に彼女はおびえた。

Araba ani bir dönüş yaptı.

その車は不意に方向を変えた。

Şirket ani değişiklerle başa çıkamadı.

その会社は急激な変化に対処できなかった。

O ani bir cevap verdi.

彼女はぶっきらぼうな返事をした。

Onun ani ziyareti beni şaşırttı.

- 彼女の突然の訪問に私は面食らった。
- 彼女の突然の訪問に驚いた。

Onun ani ayrılışı hepimizi şaşırttı.

彼女の突然の出発に私たちはみな驚いた。

O, ani bir ağrı hissetti.

彼は急に痛みを覚えた。

Onun ani ölüm haberine şaşırdım.

私は彼の突然の死の知らせを聞いて驚いた。

Onun ani istifası beni şaşırttı.

私は彼の辞任に驚いた。

Ani bir plan değişikliği vardı.

突然計画が変更された。

Havada ani bir değişiklik vardı.

天候が急に変化した。

Durumda ani bir değişiklik vardı.

事態は急変した。

Ani bir hastalık oraya gitmesini engelledi.

急病のために彼はそこへ行くことができなかった。

Onun sesinde ani bir değişiklik vardı.

急に彼女の声の調子が変った。

Onun ani akıl değişikliğine çok şaşırdım.

僕は彼女の突然の変心にとても驚いた。

Onun ani hastalığı bizi seyahatten alıkoydu.

彼の急病で旅行は取りやめになった。

Ben plandaki ani değişikliğe oldukça üzülmüştüm.

突然の計画変更に面食らった。

Onun ani ölümü bir trajedi idi.

彼の突然の死は悲劇的事件だった。

İnsanlar onun ani ölümüne derinden üzüldüler.

人々は彼の突然の死を深く悼んだ。

Yan tarafımda ani bir ağrı hissettim.

- 私は急にわきばらに痛みを感じた。
- 突然脇腹に痛みが走った。

Erkek kardeşinin ani ölümü onları şaşırttı.

彼の弟が突然亡くなったので彼らは驚いた。

Kendini sıcaklığın ani değişimlerine göre ayarlamak zordur.

- 温度の急激な変化に順応するのは困難である。
- 気温の急変に対応するのは難しい。

Babamın ani ölüm haberini duyunca çılgına dönmüştüm.

父の急死の知らせを聞いて、私は気が転倒してしまった。

Onun ani gelişi onun dışarı çıkmasını engelledi.

彼女が突然来たので彼は外出することができなかった。

Karısı onun ani ölümünü duyunca deliye döndü.

彼の非業の死を聞いた時、彼の妻は悲しみで気も狂わんばかりだった。

Ani bir hastalık onu randevusunu iptal etmeye zorladı.

- 急病のために、彼女は約束を取り消した。
- 急病により、彼女は約束の取り消しを余儀なくされた。

Biz onun ani ölüm haberine büyük ölçüde şaşırdık.

我々は彼の急死の報に大いに驚いた。

Linda, babasının ani hastalığı yüzünden üniversiteden geri çağrıldı.

リンダ父親の急病で大学から呼び出された。

Bill'in ani tavrı onun yanlış anlaşılmasına neden oluyor.

ビルのぶっきらぼうな態度は誤解を生む原因になっている。

O, binaya girdiğinde, ani bir çığlık sesiyle korkutuldu.

彼はビルの中に入った時、突然の叫び声にびっくりしてしまった。

Linda babasının ani hastalığı yüzünden üniversiteden geri çağrıldı.

リンダ父親の急病で大学から呼び出された。

Bir roman yazmak için ani bir dürtü hissetti.

彼は急に小説を書きたいという衝動にかられた。

Bir şey söyle. Ani sessizliğin beni rahatsız ediyor.

ちょっと、何か言ってよ。急に黙られても困るんだけど。

Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı.

祖父は祖母がぽっくり逝ってから急に老け込みました。

Yan etkisi olmadan aylarca süren ani bir rahatlama sağlıyordu.

すぐに心の安定が戻り 効果は数ヶ月持続します

O bir gazeteci tarafından yöneltilen ani soruya şaşırmış görünüyordu.

彼女は記者に突きつけられた唐突な質問に当惑した様子だった。

Babasının ani ölümü nedeniyle, eğitim için yurtdışına gitmekten vazgeçti.

彼は父の急死のために留学するのをあきらめた。

O ani hastalığı nedeniyle yurt dışına seyahat etmekten vazgeçti.

彼は突然病気になったので、外国旅行を取りやめにした。

Bu kadar ani istifa etmesinin bir nedeni var mı?

彼がそんなに突然辞職しなければならない理由が何かあるのですか。

Ultraviyole ışınlarının ani artışı araştırmacıları ozon deliklerinin varlığına inandırdı.

紫外線の急激な上昇は研究者たちにオゾンホールの存在を信じさせた。

Derinize değmesi bile ani yanıklara ve su toplamalarına yol açar.

肌に付くだけでも 水ぶくれが出来る

Arabaların ani çoğalması her gün çok sayıda trafik kazasına neden oluyor.

近頃自動車の数が急に増加したので、毎日たくさんの交通事故が起こっている。

Derinize değmesi bile ani yanıklara ve su toplamalarına yol açar. Ama bunlar geyik boynuzuysa sıvı ihtiyacınızı karşılayacaktır

肌に付くだけでも 水ぶくれが出来る でもファイヤー スティックスなら