Translation of "Yollarını" in German

Haritadaki kırmızı çizgiler demir yollarını gösteriyor.

Die roten Linien auf der Karte stellen Eisenbahnlinien dar.

Biz harcamaları kesme hakkında tüm olası yollarını araştırdık.

Wir haben alle Möglichkeiten erhoben, mit denen wir unsere Ausgaben reduzieren können.

Yollarını kaybetmiyorlar ve birbirlerinden ayrılmadan disiplinli bir şekilde ilerliyorlar

Sie verirren sich nicht und gehen diszipliniert vor, ohne sich zu verlassen

Yırtıcılar, avlarını alt etmenin karmaşık yollarını bulmak için evrimleşmek durumunda.

Räuber müssen raffinierte Strategien entwickeln, um Beute zu überlisten.

Şehir, ormandaki evlerinin etrafını sardıkça... ...sokaklarda hayatta kalmanın yollarını öğreniyorlar.

Da die Stadt ihre Heimat in den Wäldern vereinnahmt, lernen sie, in den Straßen zu überleben.

Kesilir ve yollarını vadileri oyarak açarlar. Bu takip etmek için iyidir,

Sie schneiden und formen ihren Weg durch die Täler. Deswegen ist es gut, ihnen zu flogen.

- Tom ve Mary ayrı yollarına gittiler.
- Tom ve Mary yollarını ayırdılar.

Tom und Maria sind getrennte Wege gegangen.