Translation of "Yediğim" in German

Yediğim kurbağa yumurtaları...

Diese Froscheier.

Dün bütün yediğim bir elmaydı.

Ich habe gestern nicht mehr als einen Apfel gegessen.

Yemek yediğim masa pencereye yakındı.

Der Tisch, an dem ich dinierte, stand in Fensternähe.

Yediğim elma yeşil olduğu için mutluyum!

Ich freue mich, dass der Apfel, den ich esse, grün ist.

Burası genellikle öğle yemeği yediğim yerdir.

Hier esse ich gewöhnlich zu Mittag.

Ben yumurta yediğim zaman kurdeşen olurum.

Ich bekomme Nesselausschlag, wenn ich Eier esse.

İşte sık sık yemek yediğim restoran.

Hier ist ein Restaurant, in dem ich oft esse.

Yemeği henüz yediğim halde hala açım.

Obwohl ich schon gegessen habe, bin ich noch hungrig.

Bu şimdiye kadar yediğim en lezzetli armut.

Das ist die schmackhafteste Birne, die ich je gegessen habe.

Sanırım bu şimdiye kadar yediğim en iyi yemek.

Ich glaube, das ist das beste Gericht, das ich je gegessen habe!

Bu şu ana kadar yediğim en lezzetli pizza.

Das ist die leckerste Pizza, die ich je gegessen habe.

Şimdiye kadar yediğim en iyi kekler, annemin pişirdikleridir.

Die besten Kuchen, die ich jemals gegessen habe, sind die, welche meine Mutter gebacken hat.

Bu şimdiye kadar yediğim en iyi tadı olan peynir.

Das ist der wohlschmeckendste Käse, den ich je gegessen habe.

Tom, bir solucan yediğim takdirde bana otuz dolar vereceğini söyledi.

Tom sagte, dass er mir dreißig Dollar gäbe, wenn ich dafür einen Regenwurm äße.

O çiğ yumurtayı yediğim için. Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum.

Weil ich das Ei roh gegessen habe. Ich wusste, das ist eine schlechte Idee.

Benim şimdiye kadar yediğim en iyi kurabiyeler annenin benim için pişirmiş olduklarıdır.

Die besten Kekse, die ich je gegessen habe, sind die, welche deine Mutter mir gebacken hat.

Bütün gün yediğim şeyin sadece bir dilim ekmek olduğunu düşünürsek ben gerçekten o kadar aç değilim.

Ich bin nicht besonders hungrig, wenn man bedenkt, dass ich den ganzen Tag über lediglich eine Scheibe Brot gegessen habe.