Translation of "Yaratıklar" in German

0.004 sec.

Examples of using "Yaratıklar" in a sentence and their german translations:

Bu küçücük yaratıklar.

diese winzigen Kreaturen.

Burada, gündüzle özdeşleştirdiğimiz yaratıklar var.

Hier leben Tiere, die für gewöhnlich tagaktiv sind.

Cinler, periler ve benzeri yaratıklar

Elfen, Feen und ähnliche Kreaturen

Yinede etmiyorlar çalışkan yaratıklar sonuçta

sie arbeiten immer noch nicht hart an Kreaturen

Öyle bir dünya ki, tuhaf yaratıklar...

Voller bizarrer Lebewesen...

Hava soğudukça... ...şehirlerimizi ziyaret eden yaratıklar iyice tuhaflaşır.

Je kälter es wird, desto seltsamer die Geschöpfe, die unsere Städte besuchen.

Vaha su demektir ve suyun olduğu yerde yaratıklar bulunur.

Eine Oase bedeutet Wasser und man trifft dort immer Tiere an.

En ikonik bazı yaratıklar hakkında bildiklerimiz şimdiden baştan tanımlanıyor.

Unser Wissen über einige der legendärsten Geschöpfe wird bereits neu definiert.

Katil balinalar, okyanuslardaki en zeki ve sosyal yaratıklar arasındadır.

Orcas zählen zu den intelligentesten und sozialsten Meeresbewohnern.

Ya da su olan tünelden gidebiliriz. Suyun olduğu yerde yaratıklar da vardır.

Oder wir gehen in den Tunnel mit dem Wasser. Am Wasser findet man immer Tiere.