Translation of "Bulunur" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Bulunur" in a sentence and their arabic translations:

Fakat gerçek uzmanlık bulguda bulunur.

لكن الخبراء الحقيقيون موجودون في الأدلة

Sadece birkaç özel yerde bulunur.

‫ولا يتواجد إلا في أماكن خاصة.‬

Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.

العقل السليم في الجسم السليم.

Gelen mineralleri çözündüren sıcak su bulunur.

يعمل على تذويب المعادن من الصخور الكامنة.

Dünyanın en büyük havalimanı nerede bulunur?

اين توجد اكبر المطارات في العالم؟

Ama büyük kedilerin kürklerinde nadiren koku bulunur.

‫ولكن القطط الكبيرة عادة‬ ‫يكاد فراؤها يكون عديم الرائحة.‬

Uzun otlar Orta Amerika boyunca her yerde bulunur.

‫ينتشر نبات الساوجراس في "أميركا الوسطى".‬

Arizona akreplerinde sizi öldürmeye yetecek kadar zehir bulunur.

‫عقارب "بارك" بها من السم ما يكفي لقتلك.‬

Ve Braşovdaki anıtsal Siyah Kilise'yi yakma girişiminde bulunur.

بحرق كنيسة براسوف السوداء الضخمة

Ve mavi okyanus ve siyah sonsuzluk arasında bulunur,

والوساطة بين المحيط الأزرق والسرمدية السوداء.

Bu küçük ölüm tuzağından daha korkunç yılan az bulunur.

‫هذه الأفعى الصغيرة جداً‬ ‫هي الأكثر رعباً من بين جميع الأفاعي.‬

Vaha su demektir ve suyun olduğu yerde yaratıklar bulunur.

‫الواحة تعني المياه ‬ ‫وبالتأكيد ستجد فيها كائنات.‬

Böyle bir altınfıçı kaktüsünde bol miktarda iyi sıvı bulunur.

‫الصبار البرميلي يحتوي بالفعل ‬ ‫على الكثير من السوائل الجيدة.‬

Paslı metal olması özellikle kötü. Tetanos böyle kapılır, pasta bulunur.

‫المعدن الصدئ ضار على نحو خاص.‬ ‫هكذا تصاب بالكزاز الذي ينمو على الصدأ.‬

Umarım bu video yetkili birilerine ulaşır ve buna çözüm yolu bulunur.

آمل أن يصل هذا الفيديو إلى الأشخاص المصرح لهم وأن يكون هناك حل.

Bazıları büyüleyici bir yardım çağrısında bulunur. Biyolüminans özelliği olan mantarlar kendi ışıklarını saçar.

‫بعضه لديه طرائق ساحرة في طلب العون.‬ ‫الفطر المضيء ينتج ضوءه بذاته.‬