Translation of "Sayılmaz" in German

0.009 sec.

Examples of using "Sayılmaz" in a sentence and their german translations:

Yıldızlar sayılmaz.

Die Sterne sind unzählbar.

Fakat haram sayılmaz

Aber es ist kein Haram

Tom haksız sayılmaz.

- Tom ist nicht weit vom Ziel entfernt.
- Tom liegt nicht weit daneben.
- Tom liegt gar nicht so falsch.
- Tom hat nicht ganz Unrecht.

Bu pek sır sayılmaz.

Das ist kaum ein Geheimnis.

- Fena değil.
- Fena sayılmaz.

Nicht schlecht.

Bu iyi bir haber sayılmaz.

Das sind nicht gerade gute Neuigkeiten.

Benim düşüncem ofiste pek geçerli sayılmaz.

Meine Meinung zählt im Büro nicht viel.

Bu pek sürpriz sayılmaz, değil mi?

Das ist keine große Überraschung, oder?

Tam olarak sıcak sayılmaz ama orada donmaktan iyidir.

Es ist nicht gerade sehr warm, aber besser, als zu frieren.

Ama hayal edebileceğiniz gibi, tadı pek harika sayılmaz!

Du kannst dir sicher vorstellen, es schmeckt nicht gerade toll.

- Her şey bitmiş sayılmaz.
- Son sözümü söylemedim.
- Henüz her şey bitmedi.

Es ist erst vorbei, wenn es vorbei ist.

Tom şahane bir aşçı sayılmaz ama en azından elinden geleni yapıyor.

Tom ist kein besonders guter Koch, aber wenigstens versucht er es.

- Dereyi görmeden paçaları sıvama.
- Son kozu oynamadan önce her şey bitmiş sayılmaz.

Es ist noch nicht aller Tage Abend.

- Tom haksız sayılmaz.
- Tom'un hakkı var.
- Tom güzel bir noktaya değindi.
- Tom bir konuda haklı.

Tom hat in gewisser Weise recht.

- Bir rüya gördüm, tam da bir rüya değildi.
- Bir rüya gördüm ama pek rüya denemez aslında.
- Bir rüya gördüm ama pek rüya sayılmaz aslında.

Ich hatte einen Traum, der nicht ganz Traum.