Translation of "Hayvanın" in French

0.007 sec.

Examples of using "Hayvanın" in a sentence and their french translations:

Bu hayvanın adını biliyorum.

Je connais le nom de cet animal.

Bu bazen hayvanın davranışını değiştiriyor

Cela change le comportement d'un animal,

Hayvanın diri diri boynuzunu sökmek,

Ils retirent les cornes pendant que l'animal est encore en vie,

O, hayvanın derisini yüzmeye başladı.

Il commença à dépecer l'animal.

Bir evcil hayvanın var mı?

- As-tu un animal de compagnie ?
- Avez-vous un animal de compagnie ?
- Avez-vous un animal domestique ?
- As-tu un animal domestique ?

Boyu 30 santimetreyi aşabilen bu hayvanın...

Mesurant jusqu'à 30 centimètre de long,

Hayvanın hırladığını görebiliyordum, o hırlama hâlâ kulaklarımda.

Je pouvais voir l'animal grogner. Je me souviens encore de son grognement.

Evcil hayvanın olmadığı bir hayatı düşünmek zor.

Il est difficile d'imaginer une vie sans animal de compagnie.

Hapishanedeki yaşam bir hayvanın yaşamından daha kötüdür.

La vie en prison est pire que la vie d'un animal.

Bu hayvanın, bazı kalıtsal sorunları varmış gibi görünüyor.

On dirait que cet animal a un problème génétique.

Küçük, gri bir hayvanın bize doğru baktığını fark ettim.

J'ai remarqué qu'un petit animal gris nous regardait.

Binlerce yıl önce yaşamış çoğu hayvanın şimdi nesli tükendi.

De nombreux animaux qui vivaient il y a des milliers d'années ont désormais disparu.

- Hiç evcil hayvanın var mı?
- Evcil hayvanınız var mı?

- As-tu des animaux domestiques ?
- Possèdes-tu des animaux domestiques ?
- Avez-vous des animaux de compagnie ?

- Bu hayvana ne dendiğini bilmiyorum.
- Bu hayvanın adını bilmiyorum.

Je ne sais pas comment s'appelle cet animal.

İki hayvanın da oldukça sakin durduğunu fark edince "Evet, şimdi çiftleşme başlayacak." dedim.

Les deux animaux sont relativement détendus, et je comprends qu'ils s'accouplent.