Translation of "Eziyet" in French

Çok eziyet vericiydi.

C'était douloureux.

eziyet ve ölüme gönderiyor.

vers la persécution et la mort.

Bana artık eziyet etme!

Ne me tourmente plus !

Ben onlara eziyet etmiyorum.

Je ne les torture pas.

Sana eziyet eden endişe nedir?

Quelle inquiétude te tourmente ?

Kardeşine eziyet etmeye son ver.

Arrête de tourmenter ton frère !

- Bana eziyet etti.
- Bana işkence etti.

- Elle m'a tourmenté.
- Elle m'a tourmentée.

Ve her türden eziyet ve işkenceden kaçan

et des milliers et des milliers d'autres réfugiés

Daha büyük çocuklar küçük olanlara eziyet ederler.

Les garçons plus grands tourmentent les petits.