Translation of "Amerika" in French

0.014 sec.

Examples of using "Amerika" in a sentence and their french translations:

Amerika güzel.

- L'Amérique est magnifique.
- L’Amérique est belle.

Bu arada Kuzey Amerika, Güney Amerika

Ce qui suppose qu'on prenne tout le surplus de calories

- Amerika çok büyük.
- Amerika çok geniştir.

L'Amérique est très vaste.

- Amerika bir göçmenler ülkesidir.
- Amerika, göçmenler ülkesidir.

L'Amérique est un pays d'immigrants.

Amerika seni seviyor.

- L'Amérique t'aime.
- L'Amérique vous aime.

Amerika çok büyüktür.

L'Amérique est très vaste.

Çünkü Amerika Birleşik Devletleri'nin

à cause de la piètre qualité de l’air

Ardından da Kuzey Amerika.

suivie par l'Amérique du Nord.

Amerika ve Sovyetler Birliği

Amérique et Union soviétique

özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde

précisément aux États-Unis d'Amérique, il y avait de nombreux

O, Amerika Birleşik Devletleri'nden.

Il vient des États-Unis.

Amerika bir göçmenler ülkesidir.

L'Amérique est une terre d'immigrants.

Amerika köleliği yürürlükten kaldırdı.

Les États-Unis d'Amérique ont aboli l'esclavage.

Amerika uzay teknolojisinde ilerdedir.

L'Amérique est en avance sur la technologie spatiale.

Amerika ülke değil kıtadır.

L'Amérique n'est pas un pays, c'est un continent.

Ben Amerika Birleşik Devletleri'ndeydim.

J'ai été aux Etats-Unis.

- Washington, Amerika Birleşik Devletleri'nin başkentidir.
- Washington, Amerika Birleşik Devletleri'nin başşehridir.

Washington est la capitale des États-Unis.

- O, Amerika Birleşik Devletleri'nden geldi
- O, Amerika Birleşik Devletleri'nden geldi.

Il vient des États-Unis.

Yine de Amerika hapsetme bağımlısı.

Pourtant, les États-Unis sont accros à l'emprisonnement.

Amerika Birleşik Devletlerinde asla bulunmadım.

Je ne suis jamais allé aux États-Unis.

Amerika 1863 yılında köleliği halletmiştir.

L'Amérique abolit l'esclavage en 1863.

Amerika Birleşik Devletleri göçmenler ülkesidir.

Les États-Unis d'Amérique sont un pays d'immigrants.

Amerika Birleşik Devletleri'nin başkenti neresidir?

Où est la capitale des États-Unis ?

Kanada Amerika Birleşik Devletlerinin kuzeyindedir.

Le Canada est au nord des États-Unis.

Amerika Birleşik Devletleri bir cumhuriyettir.

Les États-Unis sont une république.

Amerika göç alan bir kıtadır.

L'Amérique est un continent d'immigration.

Amerika Birleşik Devletleri'ne gitmek istiyor.

Elle veut se rendre aux États-Unis d'Amérique.

- Amerika Birleşik Devletleri, aya yarışı kazandı.
- Amerika Birleşik Devletleri ay yarışını kazandı.

Les États-Unis avaient gagné la course à la lune.

Pek çok Orta Amerika yerlisi görüyorum

qui ne peuvent plus vivre de l'agriculture

Orta ve Güney Amerika ormanlarında yaşıyorlar

Ils vivent dans les jungles d'Amérique centrale et du Sud

Kazançlar Amerika Birleşik Devletleri'ndeki şirketlere gidiyor.

Les bénéfices vont aux sociétés des États-Unis.

Amerika Birleşik Devletleri'nde bir demokrasi olmazsa

Nous sommes certains que si la démocratie n'est pas possible aux États-Unis,

Amerika Birleşik Devletleri'nde Kadın Yürüyüşü yaptık.

Il y a eu la marche des femmes aux États-Unis,

2011 yılında Amerika menşeili bir şirket

Une entreprise américaine en 2011

Ve Amerika bunda kesinlikle en iyisi.

et Dieu sait que l'Amérique en est la championne.

Amerika Birleşik Devletleri'nin Başkanı şimdi Japonya'da .

Le président des États-Unis est actuellement au Japon.

Japonya Amerika ile çok ticaret yapar.

Le Japon fait beaucoup de commerce avec les USA.

Amerika Birleşik Devletleri'nde hangi dil konuşuluyor?

Quelle est la langue parlée aux États-Unis ?

Amerika Birleşik Devletleri'nde hayat pahalılığı artıyordu.

Le coût de la vie aux États-Unis d'Amérique augmentait.

Neden o Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşadı?

Pourquoi a-t-il vécu aux États-Unis ?

Nitekim, o Amerika Birleşik Devletlerine gidiyor.

En fait, il va en Amérique.

Amerika Birleşik Devletleri 50 eyaletten oluşmaktadır

Les États-Unis comportent 50 États.

New York Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunmaktadır.

New York est aux États-Unis.

Amerika Birleşik Devletleri'nde 50 eyalet vardır.

Il y a 50 États aux États-Unis.

Amerika genellikle eritme potası olarak anılır.

On parle souvent des États-Unis comme d'un creuset.

Amerika İngiltere'den ne zaman bağımsız oldu?

Depuis quand les États-Unis sont-ils indépendants de l'Angleterre ?

Amerika 1492 yılında Columbus tarafından keşfedildi.

L'Amérique fut découverte par Colomb en 1492.

Amerika Birleşik Devletleri'nde Japon yemeklerini özleyeceksin.

La nourriture japonaise va te manquer aux États-Unis.

Amerika Birleşik Devletleri'nde milyonlarca insan işsizdir.

Des millions de personnes aux Etats-Unis sont sans emploi.

Amerika Birleşik Devletleri'nin doğal kaynakları boldur.

Les États-Unis sont riches en ressources naturelles.

Hayır, Ben Amerika Birleşik Devletleri'nden değilim.

Non, je ne suis pas des États-Unis.

O, Amerika Birleşik Devletleri Donanmasına katıldı.

Il s'enrôla dans la marine des États-Unis.

O, Amerika Birleşik Devletlerine gitmek istiyor.

- Il veut aller aux États-Unis d'Amérique.
- Il veut aller aux États-Unis.

Amerika Birleşik Devletleri demokratik bir ülkedir.

Les États-Unis d'Amérique sont un pays démocratique.

Amerika Birleşik Devletleri'nde ve dünyanın her yerinde

Combien de millions de bananes consommons-nous aux États-Unis chaque jour

Kuzey Amerika boyunca buna benzer şeyler yapan

A travers l’Amérique du Nord, il y a plus de 30 pêcheries

1940'ta Kuzey Amerika ürünlerinin olduğu yerde.

ils sont là où ceux de l'Amérique du Nord étaient en 1940.

Kafasını kazıtmış bir şekilde ise Amerika döndü

L'Amérique se retourna avec la tête rayée

Haritada olmayacak . Ve Amerika Birleşik Devletleri, çoğu

sur la carte. Et aux États-Unis, une grande partie deviendra des États

O, Amerika Birleşik Devletlerinin bir vatandaşı oldu.

- Il devint un citoyen des États-Unis.
- Il est devenu un citoyen des États-Unis.

Onun ailesi Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti.

- Sa famille émigra aux États-Unis d'Amérique.
- Sa famille a émigré aux États-Unis d'Amérique.

Elbiseler burada Amerika Birleşik Devletlerinden daha pahalı.

Les vêtements sont plus chers ici qu'aux États-Unis.

Atlantik Okyanusu, Fransa'yı Amerika Birleşik Devletlerinden ayırır.

L'océan Atlantique sépare la France des Etats-Unis.

Kanada'nın alanı Amerika birleşik Devletleri'nkinden daha büyüktür.

La superficie du Canada est plus grande que celle des États-Unis.

Fransa'da benzin Amerika Birleşik Devletleri'nden daha pahalıdır.

L'essence coûte plus en France qu'aux Etats-Unis.

O, çocukken İskoçya'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne geldi.

Il arriva aux États-Unis d'Amérique, enfant, en provenance d'Écosse.

Almanya, Amerika Birleşik Devletleri ile savaş istemiyordu.

L'Allemagne ne voulait pas la guerre avec les États-Unis d'Amérique.

Fransa'daki bir kriz Amerika için kötü olabilir.

Une crise en France pourrait être mauvaise pour l'Amérique.

Ben zaten Amerika Birleşik Devletleri ziyaret ettim.

J'ai déjà visité les États-Unis.

Amerika Birleşik Devletlerine seyahat etmek ister misin?

Voudrais-tu voyager aux États-Unis ?

Tanrı Amerika Birleşik Devletleri'ni kutsamaya devam etsin.

- Puisse Dieu continuer de bénir les Etats-Unis d'Amérique.
- Que Dieu continue de bénir les Etats-Unis d'Amérique.

Güney Amerika timsahı çok saldırgan bir hayvandır.

Le caïman est un animal très agressif.

- Ken, temmuz ayı sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.
- Ken, temmuz ayının sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.

Ken va partir aux États-unis fin juillet.

- Amerika Birleşik Devletlerinde okul otobüsleri sarıdır.
- Amerika Birleşik Devletleri'nde okul otobüsleri sarıdır.
- ABD'de okul otobüsleri sarı renktedir.

Aux États-Unis, les bus scolaires sont jaunes.

Uzun otlar Orta Amerika boyunca her yerde bulunur.

On trouve ce genre de cladium partout en Amérique centrale.

Meksika ile Amerika arasına bir duvar öreceğini açıkladı

Il a annoncé qu'il allait construire un mur entre le Mexique et l'Amérique.

Sonunda, Amerika Birleşik Devletleri'nin Suriye rejimine karşı yaptırımların

sanctions contre le régime syrien. Tout cela ne nie pas l'expansion de la L' empire

, Amerika kıyıları sular altında kalacak ve Güney Amerika'da

impossible d'y vivre, alors que l'état de Floride disparaîtra complètement,

Amerika Birleşik Devletleri, güney sınırımızda toplama kampları düzenliyor.

Les États-Unis exploitent des camps de concentration sur notre frontière sud.

Amerika tarihinde üçüncü kez bir Başkan mahkemeye verildi.

c'est la troisième fois dans l'histoire des US qu'un président est destitué.

Üniversiteyi bitirdikten sonra, O Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti.

Après avoir été diplômée de l'Université, elle est partie pour les États-Unis.

Amerika Birleşik Devletleri'nde eğitim görmüş olmaktan gurur duyuyor.

Il est fier d'avoir été éduqué aux États-Unis.

Amerika Birleşik Devletleri'ndeki kölelik 1865 yılına kadar kaldırılmadı.

L'esclavage ne fut aboli aux États-Unis d'Amérique qu'en dix-huit-cent-soixante-cinq.

John kitabı Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yayıncıya sipariş etti.

John a commandé le livre à la maison d'édition américaine.

O tıp okumak için Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti.

Il alla en Amérique étudier la médecine.

Amerika Birleşik Devletleri'ndeki arkadaşlarıma bazı kartpostallar göndermek istiyorum.

Je désire envoyer des cartes postales à mes amis aux Etats-Unis.

O Amerika Birleşik Devletleri'nde eğitim aldığına gurur duyuyor.

Il est fier d'avoir reçu son éducation aux États-Unis.

Kölelik, Amerika Birleşik Devletleri'nde 1865 yılına kadar kaldırılmadı.

L'esclavage n'a été aboli aux États-Unis qu'en 1865.

Amerika Birleşik Devletleri bir cumhuriyettir, Birleşik Krallık değildir.

Les États-Unis sont une république, pas le Royaume-Uni.

Reagan 1981 yılında Amerika Birleşik Devletlerinin başkanı oldu.

- Reagan devint président des États-Unis en 1981.
- Reagan est devenu président des États-Unis en 1981.

Kız kardeşim Londra'da Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçiliğinde çalışıyor.

Ma sœur travaille à l'ambassade des États-Unis à Londres.

Amerika Birleşik Devletleri'nin Fransa ile bir anlaşması vardı.

Les États-Unis avaient un traité avec la France.

Amerika Birleşik Devletleri 1776 yılında bir ulus oldu.

Les États-Unis sont devenus une nation en 1776.

Amerika kendisinin dünyanın en özgür ülkesi olduğunu sanıyor.

Les États-Unis d'Amérique s'imaginent être la nation la plus libre du monde.

Tom "Birleşik Devletler" ve "Amerika" arasındaki farkı bilmiyor.

Tom ne connaît pas la différence entre « États-Unis » et « Amérique ».

Benim hayalim bir gün Amerika Birleşik Devletleri'ni tanımak.

Mon rêve est de connaître les États-Unis un jour.

Benim hayalim bir gün Amerika Birleşik Devletleri'ni tanıyabilmek.

Mon rêve est de pouvoir connaître les États-Unis un jour.

- Los Angeles, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ikinci en büyük şehirdir.
- Los Angeles, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ikinci en büyük kenttir.

Los Angeles est la deuxième plus grande ville des États-Unis.