Translation of "Yetiştirildim" in English

Yokohoma'da yetiştirildim.

I was raised in Yokohama.

İyi yetiştirildim.

I was raised right.

Boston'da yetiştirildim.

- I was raised in Boston.
- I was brought up in Boston.

Ben böyle yetiştirildim.

That's just how I was raised.

Ben kırsalda yetiştirildim.

I was brought up in the country.

Hristiyan olarak yetiştirildim.

I was raised a Christian.

Müslüman olarak yetiştirildim.

I was raised a Muslim.

Ben Yahudi olarak yetiştirildim.

I was raised Jewish.

Meksika yemekleri yiyerek yetiştirildim.

I was raised eating Mexican food.

Boston'da bir yetimhanede yetiştirildim.

I was raised in an orphanage in Boston.

Tenis oynamak için yetiştirildim.

I was brought up playing tennis.

Avustralya'daki bir yetimhanede yetiştirildim.

I was raised in an orphanage in Australia.

Boston'da doğdum ama Şikago'da yetiştirildim.

- I was born in Boston, but I was brought up in Chicago.
- I was born in the Boston and grew up in Chicago.

Osaka'da doğdum ama Tokyo'da yetiştirildim.

- I was born in Osaka, but brought up in Tokyo.
- I was born in Osaka, but I was brought up in Tokyo.

Tom ve Mary tarafından yetiştirildim.

I was raised by Tom and Mary.

- Boston yakınlarında büyüdüm.
- Boston yakınlarında yetiştirildim.

I was raised near Boston.

- Boston'un doğusunda yetiştirildim.
- Boston'un doğu tarafında yetiştim.

I was raised on the east side of Boston.

- Bir mühendis olarak eğitildim.
- Bir mühendis olarak yetiştirildim.

I was trained as an engineer.

- Büyükannem tarafından yetiştirildim.
- Anneannem tarafından büyütüldüm.
- Beni babaannem büyüttü.

I was brought up by my grandmother.