Translation of "Yaratacak" in English

0.006 sec.

Examples of using "Yaratacak" in a sentence and their english translations:

Fark yaratacak.

It'll make a difference.

Gelir ve istihdam yaratacak

will generate income and jobs,

Hükümetin yatırımı birçok istihdam yaratacak.

The government's investment will create many jobs.

Bu büyük bir fark yaratacak.

This will make a big difference.

Bu bir fark yaratacak mı?

- Will that make a difference?
- Will that change anything?
- Will it change anything?

Bu nasıl bir fark yaratacak?

How will this make a difference?

Bunu yapmak bir fark yaratacak mı?

Will doing this make a difference?

Bu gerçekten bir fark yaratacak mı?

Will that really make a difference?

Bu herhangi bir fark yaratacak mı?

Will that make any difference?

Eğer bunu yaparsan bana sorun yaratacak.

It's going to cause me problems if you do that.

Hayatlarımızda fark yaratacak güce sahip olduğumuzu vurgular.

without recourse to some outside force.

- Bence bir fark yaratacak.
- Bunun bir fark yaratacağını düşünüyorum.

- I think it'll make a difference.
- I think that it'll make a difference.

- Hükümetin yatırımı birçok istihdam yaratacak.
- Hükûmetin yatırımı çok sayıda iş imkânı sağlayacak.

The government's investment will create many jobs.