Translation of "Salonundan" in English

- Spor salonundan nefret ediyorum.
- Spor salonundan nefret ederim.

I hate the gym.

Tom spor salonundan çıktı.

Tom walked out of the gym.

Tom spor salonundan döndü.

Tom is back from the gym.

Tom'u eğlence salonundan getireyim mi?

Shall I fetch Tom from the pleasure lounge?

Tom spor salonundan eve döndü.

Tom returned home from the gym.

Sami, kelepçelerle mahkeme salonundan çıkarıldı.

Sami was led out of the courtroom in handcuffs.

Tom mahkeme salonundan kaçmaya çalıştı.

Tom attempted to run out of the courtroom.

Misafirlerden bazılarının ziyafet salonundan ayrıldığını gördüm.

I saw some of the guests leave the banquet room.

Toplantı salonundan ayrılırken lütfen ışığı kapatın.

When you leave the meeting room, please, switch off the light.

Tom muhabirler tarafından çevrilmiş mahkeme salonundan çıktı.

Tom walked out of the courtroom, surrounded by reporters.

Tom konser salonundan yarım blok öteye parkedebildi.

Tom was able to park a half a block away from the concert hall.

Öğretmen öğrencilerin konferans salonundan ayrılmasına izin vermedi.

The teacher did not permit the students to leave the lecture hall.

Tom spor salonundan 2: 30'da ayrıldı.

Tom left the gym at 2:30.

O spor salonundan gey bir adama âşık oldu.

She fell in love with a gay guy from the gym.

Kasıtlı bir şekilde bana baktı ve toplantı salonundan ayrıldı.

She looked at me in a deliberate way and left the meeting room.

Akşam yemeği molasından sonra Dan Linda'yı spor salonundan almak için çıktı.

After his dinner break, Dan left to pick Linda up from the gym.