Translation of "Ederim" in English

“Teşekkür ederim.” — “Rica ederim.”

"Thank you." "You're welcome."

Teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim.

Thank you. Thank you very much.

"Teşekkür ederim." "Çok rica ederim."

- "Thank you." "You're welcome."
- "Thank you." "You're very welcome."

Teşekkür ederim.

Thank you.

Teşekkür ederim.

while being your president.

Teşekkür ederim!

Mercy!

Rica ederim.

You're welcome.

Yemin ederim.

I swear.

Yemin ederim!

I swear!

Hepinize teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim.

Thank you, everybody. Thank you so much.

- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkür ederim.

- Thank you very much!
- Thank you very much.

"Teşekkür ederim." "Hayır, ben teşekkür ederim."

"Thank you." "No, thank you."

- Kahve tercih ederim.
- Kahveyi tercih ederim.

- I like coffee better.
- I prefer coffee.

"Çok teşekkür ederim." "Çok rica ederim."

"Thank you very much." "You're very welcome."

“Her şey için teşekkür ederim.” “Rica ederim.”

- "Thank you very much for everything." "You are welcome."
- "Thank you for everything." "You're welcome."

- Teşekkür ederim!
- Teşekkürler!
- Teşekkür ederim.
- Mersi.
- Teşekkür.

- Thank you!
- Thank you.
- Thanks.
- Ta!

- Teşekkür ederim!
- Teşekkür ederiz!
- Teşekkürler!
- Teşekkür ederim.

- I thank you.
- Thank you!
- Thanks!

PAG: Teşekkür ederim.

PAG: Thank you.

Sizi temin ederim,

I promise you,

Şimdiden teşekkür ederim.

Thank you in advance.

Çok teşekkür ederim.

- Thank you ever so much.
- Thank you so much!

Teşekkür ederim, bayım.

- I thank you.
- Thank you, sir.

Söylemeyi tercih ederim.

I prefer to say.

Suşiden nefret ederim.

I hate sushi.

Siyasetten nefret ederim.

I hate politics.

Kaybetmekten nefret ederim.

I hate losing.

Teşekkür ederim, doktor.

Thank you, Doctor.

Çalışmaktan nefret ederim.

I hate working.

Teşekkür ederim arkadaşım.

Thank you, my friend.

Hediyeleri kabul ederim.

I accept gifts.

Kardan nefret ederim.

I hate snow!

İltifatı takdir ederim.

I appreciate the compliment.

Yürümeyi tercih ederim.

- I prefer to walk.
- I'd rather walk.
- I prefer walking.

Kumdan nefret ederim.

I hate sand.

Teşekkür ederim canım.

- Thank you, my dear.
- Thank you, dear.

Pazarlardan nefret ederim.

I hate Sundays.

Fanatiklerden nefret ederim.

- I hate fanatics.
- I hate zealots.

- Teşekkür ederim!
- Teşekkürler!

- Thank you!
- Thanks!
- Thank you.

Yemin ederim, John.

I swear, John.

"Teşekkürler!" - "Rica ederim."

"Thank you!" - "You're welcome."

Kahveden nefret ederim.

I hate coffee.

Köpeklerden nefret ederim.

I hate dogs.

Okumayı tercih ederim.

- I prefer to read.
- I prefer reading.

Bazen dua ederim.

I do pray sometimes.

Çok teşekkür ederim!

- Thank you very much!
- Thank you ever so much.
- Thanks a lot!
- Thank you very much.
- Thank you so much!

Kurallardan nefret ederim.

I hate the rules.

Oturmayı tercih ederim.

I prefer to remain seated.

Domateslerden nefret ederim.

I hate tomatoes.

Herkese teşekkür ederim.

Thank you one and all.

Matematikten nefret ederim.

- I hate maths.
- I hate math.
- I hate mathematics.

Teşekkür ederim, Einstein.

Thank you, Einstein.

Yalancılardan nefret ederim.

I hate liars.

Sütten nefret ederim.

I hate milk.

Ona yardım ederim.

I help him.

Gitmemeni tavsiye ederim.

I advise you not to go.

Gelmeni tercih ederim.

I prefer you to come.

İyiyim, teşekkür ederim.

- I'm fine, thank you.
- I am fine, thank you.
- I'm doing well, thank you.
- I'm fine, thanks.
- I am doing well, thank you.

İçtenlikle teşekkür ederim.

Thank you kindly.

Kırmızı tercih ederim.

I prefer red.

Tatillerden nefret ederim.

I hate vacations.

Kerevizden nefret ederim!

- I hate celery!
- I hate celery.

Ölmeyi tercih ederim.

I'd rather die.

Kalmayı tercih ederim.

I'd rather stay.

Köpekleri tercih ederim.

I prefer dogs.