Translation of "Rahatlamak" in English

0.003 sec.

Examples of using "Rahatlamak" in a sentence and their english translations:

Rahatlamak istiyorum.

I want to relax.

Rahatlamak için içerim.

I drink to relax.

İçimi dökerek rahatlamak zorundayım.

I have to let off steam.

Burada sadece rahatlamak için oturuyorum.

I'm just sitting here relaxing.

Tom biraz rahatlamak istediğini söyledi.

- Tom said he wanted to relax a little bit.
- Tom said that he wanted to relax a little bit.

Rahatlamak için rahatlatıcı müzik dinlemem gerekiyor.

In order to relax, I need to listen to soothing music.

Rahatlamak için, yavaş yavaş nefes alın.

To relax, breathe slowly.

İyi bir roman ile rahatlamak istiyorum.

I like to relax with a good novel.

Rahatlamak için sık sık rahatlatıcı müzik dinlerim.

I often listen to soothing music in order to relax.

Müzik dinlemek rahatlamak için harika bir yol.

Listening to music is a great way to relax.

Rahatlamak istediğinde ve boş zamanında ne yapmak istersin?

What are you going to do with your time and when you want to relax?

Eve gitmeden önce, rahatlamak için birkaç içki içerim.

Before going home, I have a few drinks to relax.

- Rahatlamak için ne yapıyorsun?
- Dinlenmek için ne yapıyorsun?

What do you do for relaxation?

Bazen rahatlamak ve "Nailed It" gibi bir program izlemek istersin.

Sometimes you just want to relax and watch a show like "Nailed It!"

Rahatlamak için, Copernicus resim yaptı ve Yunanca şiiri Latinceye çevirdi.

For relaxation, Copernicus painted and translated Greek poetry into Latin.

Çocuklarımın okul maliyetini bildiğim için, bir bira ile rahatlamak ya da boş vermek imkansız.

Knowing how much school for my kids is costing, it's impossible to relax with a beer and take it easy.

- İçimi dökmek istiyorum.
- Rahatlamak istiyorum.
- Kafa dağıtmak istiyorum.
- Kurtlarımı dökmek istiyorum.
- Saçlarımı çözüp, salmak istiyorum.

I want to let my hair down.