Translation of "Alın" in Spanish

0.009 sec.

Examples of using "Alın" in a sentence and their spanish translations:

Önleminizi alın

Toma tu precaución

Tom'u alın.

Agarra a Tom.

Önlemler alın.

- Ten cuidado.
- Ten precaución.

Eşyalarınızı alın.

- Recoge tus cosas.
- Coge tus cosas.
- Recoged vuestras cosas.
- Recoja sus cosas.

Bunu alın!

- ¡Toma esto!
- ¡Tomad esto!
- ¡Tomá esto!
- ¡Tome esto!
- ¡Tomen esto!

Buyurun alın.

- Sírvase usted mismo.
- Sírvete tú mismo.
- Servíos vosotros mismos.
- Sírvanse ustedes mismos.

Şapkanızı önünüze alın

Pon tu sombrero delante de ti

Lütfen birini alın.

- Llévese uno.
- Coge una.
- Coge una de estas.

Bizi buradan alın.

Sácanos de aquí.

Tavayı ateşten alın.

Quita la cazuela del fuego.

Benim tüfeği alın.

Trae mi rifle.

İstediğiniz kadar alın.

Toma cuanto quieras.

İdareyi ele alın.

- Toma el control.
- Hazte con el control.

Onu satın alın!

¡Cómpratela!

Kürekleri alın çocuklar.

Agarren las palas, muchachos.

Tom'un tavsiyesini alın.

Pide consejo a Tom.

Derin nefes alın

Inhalen profundo

- Geliyor!
- Siper alın!

¡Llegando!

Daha fazla kurabiye alın.

- Sírvete más galletas.
- Sírvase más galletas.
- Sírvanse más galletas.

Biletinizi gişede alın lütfen.

Recoja su boleto en el mostrador, por favor.

İstediğiniz elbiseyi satın alın.

Compra el vestido que quieras.

Yanınıza birkaç peçete alın.

Lleva algunas servilletas.

Belki o alın yazısıdır.

Tal vez es el destino.

Derin bir nefes alın.

- Respira profundamente.
- Inspira profundamente.

Tam sürümü satın alın.

Compra la versión completa.

Bir parça kek alın.

- Sírvete un trozo de pastel.
- Servíos un trozo de pastel.
- Sírvase un trozo de pastel.
- Sírvanse un trozo de pastel.

Raftan bir kitap alın.

- Tome un libro del estante.
- Coge un libro de la estantería.

Bu çöpü burada alın.

- Quite de aquí estos cachivaches.
- Quita de aquí estos trastos viejos.
- Quita de aquí estos cacharros.
- Quite de aquí estas baratijas.
- Quite de aquí estos desperdicios.
- Quita de aquí estos desechos.
- Quite de aquí esta chatarra.
- Quita de aquí esta porquería.
- Quita de aquí esta basura.

İstediğiniz herhangi birisini alın.

Coja el que quiera.

Bu kuralda, gazetecileri örnek alın.

Tomen el consejo de una periodista.

O güzel yolculuğun resmini alın.

Una foto de aquel viaje tan especial.

Öğrenci borcunuzu ödeyişinizin resmini alın.

Un recuerdo de cuando pagaste la matrícula de la universidad.

Kumandayı alın, bir karar vermelisiniz.

Tomen el control remoto, deben decidir.

Unutmadan önce, onu not alın.

Anótalo antes de que se te olvide.

Lütfen kitabınızı bu masadan alın.

Por favor, quite su libro de esta mesa.

Lütfen benim için not alın.

Hágame el favor de tomar un mensaje.

Bu kitabı benim için alın.

Tráeme ese libro.

Hoşlandığınız herhangi bir elbiseyi alın.

Compra el vestido que quieras.

Eğer bedavaysa, alabildiğiniz kadar alın.

Si es gratis, coge tanto como puedas.

Birkaç Danimarka hamur işi alın.

Consigue alguna repostería Danesa.

Lütfen Bayan Suzuki'yi telefona alın.

Por favor ponga a la señorita Suzuki al teléfono.

Bu raporun bir kopyasını alın.

Haz una copia de este reporte.

Derin bir nefes alın lütfen.

- Respira profundamente, por favor.
- Por favor, respire profundamente.

Ağzınızdan derin bir nefes alın.

Respire por la boca profundamente.

Oyun kumandasını alın. Bir karar vermelisiniz!

Tomen la palanca. Deben tomar una decisión.

Bu ilacı günde üç kez alın.

Tómese esta medicina tres veces al día.

Lütfen doğru cevabı daire içine alın.

Por favor, marque con un círculo la respuesta correcta.

Bir nefes alın ve onu tutun.

Coge aire y aguántalo.

- Belki kaderdir.
- Belki o alın yazısıdır.

Tal vez es el destino.

Lütfen istediğiniz herhangi bir şeyden alın.

Sirvase Vd. mismo de lo que prefiera.

Lütfen saat altıda beni otelden alın.

- Por favor, recójame en el hotel a las seis en punto.
- Pase a buscarme al hotel a las seis en punto, por favor.

Yemeklerden sonra günde dört kez alın.

Tome uno cuatro veces al día, tras las comidas.

Bir sayfa kağıt alın ve yazın!

- ¡Coge un folio y escribe!
- ¡Agarrá un hoja y escribí!

Rahatlamak için, yavaş yavaş nefes alın.

Para relajarte, respira lentamente.

Giysileri alın ve onları yıkamaya gidin.

Agarra las ropas y ve a lavarlas.

Kendinize uygun bir takım elbise alın.

Consíguete un traje decente.

Okumak istediğiniz herhangi bir kitabı alın.

- Coge los libros que quieras para leer.
- Toma cualquier libro que quieras leer.

Uzaktan kumandayı alın ve bir karar verin.

Tomen el control remoto y decidan.

Uzaktan kumandanızı alın ve bir karar verin.

Así que tomen el control remoto y decidan.

Ucuz satın alın ve paranızı boşa harcamayın.

Lo barato cuesta caro.

- İstediğiniz herhangi birisini alın.
- Hangisini istiyorsan al.

Toma el que quieras.

Gözlerinizi kapatın ve derin bir nefes alın.

Cierra los ojos e inspira profundamente.

- Sadece birini al.
- Sadece bir tane alın.

- Coge solo una.
- Coge solo uno.
- Coja solo una.
- Coja solo uno.
- Coged solo una.
- Coged solo uno.
- Cojan solo una.
- Cojan solo uno.

Uzaktan kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

así que tomen el control remoto y decidan rápido.

Oyun kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

así que tomen la palanca de juego y decidan rápido.

Dokunmatik ekranlı cihazınızı alın ve bir karar verin.

Tomen el dispositivo táctil y decidan.

Yani ağaçtan bu formu alın ve fiberleri oluşturun

Se toma eso de un árbol, se forman fibras,

Hadi, uzaktan kumandanızı alın ve bir karar verin.

Tomen el control remoto y decidan.

Hadi, oyun kumandanızı alın ve bir karar verin.

Tomen la palanca de juego y decidan.

Dokunmatik ekranlı cihazınızı alın ve bir seçim yapın.

Así que tomen el dispositivo táctil y decidan.

- Lütfen birkaç elma satın alın.
- Lütfen birkaç elma al.

Compre algunas manzanas, por favor.

- Yönetimi ele geçir.
- Kontrolü ele al.
- Kontrol altına alın.

Toma el control.

- Benim için bir bilet al.
- Benim için bir bilet alın.

Consígueme un tiquete.

Oyun kumandanızı alın ve bir karar verin. Helikopter mi, uçak mı?

Así que tomen la palanca y decidan. ¿Helicóptero o avioneta?

Eğer yasayı bilen bir avukat alamıyorsanız, yargıyı bilen bir avukat alın.

Si no puedes conseguir un abogado que conozca la ley, consigue uno que conozca al juez.

Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!

¡Consigue teléfono y acceso a internet en un solo paquete!

"İstediğiniz tüm toprakları alın " dedi Aborjin şefi. "Oh hayır," dedi İngiliz general, "Biz sadece bir ada alacağız" "Ve hangi adayı ?" diye sordu Aborjin şefi. "Sadece Avustralya" diye yanıtladı İngiliz general.

"Quédense con toda la tierra que quieran", dijo el cacique aborigen. "Oh no", dijo el general inglés, "solo nos quedaremos con una isla". "¿Y qué isla?" preguntó el cacique aborigen. "Solamente la isla de Australia", respondió el general inglés.