Translation of "Kaymaya" in English

0.005 sec.

Examples of using "Kaymaya" in a sentence and their english translations:

Kızakla kaymaya gidelim.

Let's go sledding.

Neden paten kaymaya gitmiyoruz?

Why don't we go roller skating?

Gözlüğüm burnumdan aşağı kaymaya başladı.

My glasses started to slip down my nose.

Tom yalnız başına kaymaya gitti.

Tom went skiing alone.

Bugün öğleden sonra kızak kaymaya gidelim.

Let's go sledding this afternoon.

- Kayak yapmaya gittim.
- Kayak kaymaya gittim.

I went skiing.

Tom Mary ile paten kaymaya gitti.

Tom went roller skating with Mary.

Tom ve Mary köpekle kızak kaymaya gitti.

Tom and Mary went dog-sledding.

Mary bir arkadaşıyla tekerlekli paten kaymaya gitti.

Mary went rollerskating with a friend.

Tom ve Mary, Alplere kayak kaymaya gittiler.

Tom and Mary went skiing in the Alps.

Sık sık arkadaşlarımla birlikte paten kaymaya giderim.

I often go skating with my friends.

- Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
- Yüzmeyi kayak yapmaya tercih ederim.

I prefer swimming to skiing.

Tom ve Mary donmuş gölet üzerinde paten kaymaya gittiler.

Tom and Mary went skating on the frozen pond.