Translation of "Karşılığı" in English

O Japonca kelimenin İngilizcede bir karşılığı yok.

That Japanese word has no equivalent in English.

"Heimat," İngilizcede karşılığı bulunmayan Almanca bir kelimedir.

Heimat is a German word with no English equivalent.

Fidye karşılığı Tom'u kaçıranlara teslim edilmeden önce çalındı.

The ransom money was stolen before it was delivered to Tom's kidnappers.

- İsveç'in İsveççedeki karşılığı "Sverige"dir.
- İsveççede İsveç'e "Sverige" denir.

- Sweden is called "Sverige" in Swedish.
- Sweden is pronounced "ˈsværjə" in Swedish.

O, bir ev satın almak için bankadan ipotek karşılığı para aldı.

He took out a mortgage from the bank in order to buy a house.

Bir trafik polisi, bir sürücünün sürücü belgesini almamayı rüşvet karşılığı kabul etti.

For a bribe, a traffic policeman agreed not to take away a driver's license.

Biletler çift başına 30 Dolar ya da tek bir rezervasyon için 20 Dolar karşılığı mevcuttur.

Tickets are available for $30 per couple or $20 per single reservation.

- Kimse babasının hayrına bir şey yapmaz.
- Her şeyin bir karşılığı vardır.
- Her şeyin bir bedeli vardır.

You don't get something for nothing.