Translation of "Hocası" in English

0.012 sec.

Examples of using "Hocası" in a sentence and their english translations:

Tom, Mary'nin akıl hocası.

Tom is Mary's mentor.

Tom'un babası üniversite hocası.

Tom's dad is a university professor.

Tom'u akıl hocası olarak görüyorum.

I consider Tom a mentor.

Tom'un Boston'da iyi bir akıl hocası vardı.

Tom had a good mentor in Boston.

Hem Tom hem de sürüş hocası kazada öldüler.

Tom and his driving instructor were both killed in the accident.

- O, Leeds'te bir İngilizce profesörüdür.
- Kendisi Leeds'te İngilizce hocası.

He is a professor of English at Leeds.

- Tom, Mary'nin danışmanı oldu.
- Tom, Mary'nin akıl hocası oldu.

Tom became Mary's mentor.

Okulun hiçbir kaynağı yoktu, bir spor salonu ve bir beden eğitimi hocası vardı.

where they had no resources: one gymnasium, one PE teacher.

- Kadın basketbol takımının erkek bir hocası var.
- Kadın basketbol takımının erkek bir koçu var.

The women's basketball team has a male coach.

- Tom'un iyi bir danışmanı vardı.
- Tom'un iyi bir akıl hocası vardı.
- Tom'un iyi bir rehberi vardı.

Tom had a good mentor.

Birliklerin komutanlığı da vardı . Eski eğitim hocası Soult, sıkı bir disiplin uyguladı ve adamlarını sıkı bir şekilde eğiterek

Soult, the old drill instructor, imposed strict discipline and trained his men hard, earning