Translation of "Fren" in English

0.004 sec.

Examples of using "Fren" in a sentence and their english translations:

- O, fren yaptı.
- Fren yaptı.

She braked.

Fren çalışmıyor.

The brake's not working.

Fren yaptı.

She braked.

Birden fren yapma.

Don't brake suddenly.

Fren iyi çalışmıyor.

The brake isn't working well.

Fren işe yaramadı.

The brake didn't work.

Fren çalışmayı durdurdu.

The brake stopped working.

Tom fren yapıyor.

Tom is braking.

Ben fren yapıyorum.

I am braking.

Aniden fren yaptım.

I braked suddenly.

O, fren yaptı.

She braked.

O, fren pedaline bastı.

He pressed the brake pedal.

Fren lambalarından biri yanmış.

One of your brake lights is burned out.

Tom fren pedalına bastı.

Tom pressed the brake pedal.

Dönmeden önce hafifçe fren yap.

Brake lightly before making a turn.

Ben fren yapamıyorum! Frenler bozuk!

I cannot brake! The brakes are broken!

Arabamın bir fren işine ihtiyacı var.

My car needs a brake job.

Tom fren pedalına bastı ve durdu.

Tom stomped on the brake pedal and screeched to a halt.

Sami fren yapıyordu ama frenler çalışmadı.

Sami was braking but the brakes didn't work.

Fren yaptığın için teşekkürler. Neredeyse bizi öldürüyordun!

Thank you for braking. You almost killed us!

O, zamanında fren yapmadı ve bir ağaca çarptı.

He didn't brake in time, and ran into a tree.

Arabamın bir fren işine ihtiyacı olduğunu nasıl bilirim?

How do I know when my car needs a brake job?

Bu araba çarpışmaları önlemek için otomatik olarak fren yapar.

This car brakes automatically to avoid collisions.

Bir dakikalığına arabamın arkasında durup bana fren lambalarımın çalışıp çalışmadığını söyler misin?

Could you stand behind my car for a minute and tell me if my brake lights are working?