Translation of "Edildik" in English

Davet edildik.

We were invited.

Kabul edildik.

We've been had.

Sabote edildik.

We've been sabotaged.

Fark edildik.

We've been spotted.

Boston'da tehir edildik.

We were delayed in Boston.

Hepimiz harap edildik.

We were all devastated.

Biz terk edildik.

We've been abandoned.

Biz motive edildik.

We're motivated.

Kararla memnun edildik.

We were pleased with the verdict.

Biz istila edildik.

We've been invaded.

Biz de davet edildik.

- We're invited too.
- We're invited, too.

Biz muhtemelen takip edildik.

We were probably followed.

Kurala uymaya mecbur edildik.

We were obliged to obey the rule.

Bir kıyafet balosuna davet edildik.

We've been invited to a costume party.

Biz akşam yemeğine davet edildik.

- We are invited to dinner.
- We're invited to dinner.

Bu akşam yemeğe davet edildik.

- We have been invited to dinner this evening.
- We've been invited to dinner this evening.

Amerika kıtasında çok sıra dışı kabul edildik.

we were considered an anomaly in America.

- Biz ulaşımdan yoksun bırakıldık.
- Biz ulaşımdan mahrum edildik.

We were denied transportation.

Ülke çapında bir ekonomik patlama ile ziyaret edildik.

We have been visited by a nation-wide economic boom.

"Biz onların düğününe davet edildik." "Öyle mi? Pekala, onlara ne alacaksınız?"

"We were invited to their wedding." "Is that so? Well, what are you going to get them?"