Translation of "Takip" in Arabic

0.017 sec.

Examples of using "Takip" in a sentence and their arabic translations:

Kuralları takip etmelisin.

عليك التقيد بالقوانين.

Atalarının izlerini takip ediyorlar.

‫متّبعة خطى الأسلاف.‬

çocuk nesillerini takip etmiyor.

بشكل مفصل هكذا.

Onun tavsiyesini takip edebilirsin.

ينبغي أن تعمل بنصيحته.

Onun örneğini takip etmeliyiz.

علينا أن نتّبع مثاله.

O, Tom'u takip edecek.

هو يتعقب توم

Onlar seni takip ettiler.

لقد اتبعوك.

Şu arabayı takip edin!

اتبع تلك السيارة!

- Beni takip et!
- Beni takip edin!
- Peşimden gel!
- Peşimden gelin!

اتبعني!

İlk çözüm, işaretleri takip etmek

الحل الأول هو اتباع الإشارات

Takip cihazı burada olduğunu söylüyor.

‫يقول جهاز التتبع إنها هنا.‬

Iyi öğrenciler notlarını takip eder,

والطلبة المتفوقون يتتبعون علاماتهم،

Kaygı ve endişeyle takip ediyor.

برعب وخوف.

Sizi hayatınız boyunca takip edecek.

سيلاحقك لبقية حياتك.

Annelerinin sesini takip etmeleri zorlaşıyor.

‫يُصعّب ذلك عليها سماع نداءات الأم.‬

Dişi lider burnunu takip ediyor.

‫تتبع الأم الحاكمة أنفها.‬

Avcı ayının izlerini takip etti.

لحِق الصياد آثار الدب.

Hemşireler Fadıl'ı yakından takip ettiler.

أبقت الممرّضات فاضل نصب أعينهنّ.

Ve bu süreci takip ettiğimiz sürece

وطالما نتابع هذه العملية

Beni neden sadece kadınlar takip ediyor?

لماذا يتبعني النساء فقط؟

Erkeklerin beni takip etmesi çok iyi.

وأمتثلُ إلى معايير نوع الجنس.

Binlerce çocuğun yaşam sürecini takip ediyor.

وذلك كجزء من دراسة علمية مذهلة.

Bir gün beni takip ediyordu. Ve bir ahtapotun seni takip etmesi inanılmaz ötesi bir şey.

‫ذات يوم، كانت تتبعني.‬ ‫وما أروع أن يتتبعك أخطبوط!‬

Topu takip etmeye o kadar odaklanmış ki

كانوا مركزين على تعقب حركة الكرة،

Beni yasa dışı bir takip listesine aldı.

لعملي في مساعدة اللاجئين عند الحدود.

Ama en azından takip edebileceğimiz izler var.

‫ولكن على الأقل لدينا ‬ ‫بعض الآثار الآن لنتبعها.‬

Bu tünelden çıkmak için ışığı takip edeceğiz.

‫سنتبع الضوء للخروج من هذا النفق.‬

Mağaranın derinliklerindeki  kurt izlerini mi takip edelim?

‫إذن تريدني أن اتبع آثار الذئب‬ ‫وأدخل إلى عمق الكهف؟‬

Son attığı tweetleri takip etmek çok kolay.

أو بأحدث تغريدة نشرها أحد المشاهير.

Dünyanın ünlü bilişim eleştirmenlerini takip etmeniz yeterli

فقط اتبع نقاد تكنولوجيا المعلومات المشهورين في العالم

Ve şimdi Hannibal'ı Apeninler'in üzerinden takip ediyordu.

والآن أصبح يتابع حنبعل عبر جبال الأبنين.

- Onu izle.
- Onu takip et.
- Onu izleyin.

اتبعه.

Dania, Fadil'in önderliğini takip etmeye devam etti.

واصلت دانية التّحقيق بشأن فاضل.

Sami onu kimin gizlice takip ettiğini bilmiyordu.

لم يعلم سامي من كان يطارده.

Anlaşılan o ki, parayı takip etmekte fayda var.

لقد اتضح أن الأمر له علاقة بالمال.

Bakalım, bu takip cihazına göre Dana kesinlikle yakınlarda.

‫لنر، طبقاً لجهاز التتبع هذا،‬ ‫"دانا" قريبة بكل تأكيد.‬

Aynı zamanda takip edilecek bir şey de sunuyor.

‫ولكنه أيضاً يوفر لك ما تتبعه‬

Aynı zamanda takip edilecek bir şey de sunuyor.

‫ولكنه أيضاً يوفر لك ما تتبعه.‬

Sermaye ve gayretle takip etmek için çaba göstermeliyiz.

وقيادة كلٍّ من التأثير الاقتصادي والمجتمعي في جميع أنحاء العالم.

Hapsedilmeyi takip eden ilk 3 gün içinde gerçekleşiyor

تحدث في أول ثلاثة أيام بالسجن،

Yalnız bir erkek bile sürünün çağrısını takip eder.

‫حتى الذكر الوحيد‬ ‫يتبع نداء القطيع.‬

Birbirlerini takip edebilmek için doğuştan gece ışıkları var.

‫تساعد أضواؤها الليلية‬ ‫على مساعدتها في تعقّب بعضها.‬

Demek izleri takip edip suyumuzu tazelememiz gerektiğini düşünüyorsunuz?

‫إذن تعتقد أن علينا أن نتبع آثار الحيوانات ‬ ‫ونعيد ملء المياه؟‬

Bedeni hafifçe öne eğilmiş, kokunun izini takip ediyordu.

‫كان جسمها منحنيًا قليلًا إلى الأمام‬ ‫وكانت تتبع أثر الرائحة.‬

- Biz onun dersini izlemeliyiz.
- Onun örneğini takip etmeliyiz.

علينا أن نتّبع مثاله.

Onları takip ettiğimizde daha fazla üretken ve başarılı oluyoruz.

نصبح أكثر إنتاجية وإنجازًا عندما نتبعهم.

Ve eğer medeniyeti arıyorsanız bir nehir bulduğunuzda, takip edin.

‫وإن كنت تبحث عن المدنية،‬ ‫اعثر على نهر وسر بمحاذاته.‬

2009 yılında İran'da gerçekleşen başkanlık seçimlerini takip eden aylarda,

في الأشهر التي تلت الانتخابات الرئاسية لعام 2009 في إيران،

Takip eden 3 gün boyunca yürüyüş bir engelle karşılaşmadı.

على مدار الأيام الثلاثة التالية، استمر عمود المسيرة دون توقف

Arkadan gelen karıncalar bu kimyasal izleri takip ederek ilerliyorlar

النمل من الخلف يتبع هذه الآثار الكيميائية

Sonraki yıl, Soult'un birlikleri Jena Savaşı'nda ve onu takip

في العام التالي ، لعب فيلق سولت دورًا مهمًا في معركة جينا ، وفي مطاردة

Ancak avantajını takip edemedi ve savaşın taktiksel idaresini başkalarına

لكنه فشل في متابعة مصلحته ، وترك التعامل التكتيكي في المعركة

"Acaba su altında iz takip edilebilir mi?" diye düşündüm.

‫فكّرت قائلًا: "أتساءل إن كان بوسع أحد‬ ‫تعقّب أي شيء تحت الماء؟"‬

Çünkü her gün gidip onu takip etmeye çalışmanın yoruculuğu,

‫كان مريحًا،‬ ‫لأن كثرة ذهابي إليها كل يوم وتتبعها...‬

Başkalarının bu özelliğine hayranlık duyup onları takip etme eğiliminde oluruz.

فنحن نعجب بهذه السمة في الآخرين ونتمنى أن نتبعهم.

Evet, bakın. Takip cihazı, Dana'nın... ...hâlâ o tarafta olduğunu gösteriyor.

‫انظر، جهاز التتبع يقول إن "دانا"‬ ‫ما زالت في هذه الجهة مباشرة.‬

Zor kazandıkları kazançlarını takip etmek için göndermeyeceği söylendiğinde öfkeyle patladı:

لمتابعة المكاسب التي تحققت بشق الأنفس ، انفجر بغضب:

Yedek filonun bir kısmı, limanı kuşatmak için yakınlarda takip ediyordu.

تبعه نصف أسطول الإمداد عن قرب والذين كان متجها لإغلاق الميناء

Dünya bir altın kuralı takip eder: Parayı veren düdüğü çalar.

يحترم عالمنا قانوناً ذهبياً واحداً: من يملك الذهب يضع القانون.

Kesilir ve yollarını vadileri oyarak açarlar. Bu takip etmek için iyidir,

‫وهي تشق طريقها عبر الوديان.‬ ‫وهذا يجعل من اتباعها أمراً جيداً‬

Finans merkezini takip etmenin iyi para kazandıran bir iş olduğunu biliyordum

أعرف أن إتخاذ طريق الموارد المالية سيكون ذا عائد مالي وفير،

Hannibal ordusuna onları nehrin ötesinde takip emri vererek onları tamamen dağıtmak istedi.

أمر حنبعل جيشه بمطاردتهم عبر النهر، لتغيير مسار العدو بالكامل

Takip eden kanlı savaşta, Davout'un birlikleri, Fléches toprak işlerine önden saldırıyı yönetti.

في المعركة الدامية التي تلت ذلك ، قاد فيلق Davout الهجوم الأمامي على أعمال الحفر في Fléches.

Ve düzenli güncellemeler için bizi Facebook, Instagram veya Twitter'da da takip edebilirsiniz

يمكنك أيضًا متابعتنا على Facebook أو Instagram أو Twitter للحصول على محتوى سجل ملحمي إضافي

Bununla beraber Hannibal Apeninler'de devam ettikçe Fabius onu gölge gibi takip etti.

ومع ذلك، كما تابع حنبعل عبر جبال الأبنين، ظل فابيوس يظلله.

Daha sonra General Suvarov'u Alpler boyunca takip etmesi için üç tümenle görevlendirildi ve

ثم تم تكليفه بثلاث فرق لملاحقة الجنرال سوفاروف عبر جبال الألب ،

Her köşede insan var. Ama çok azı, onları gölgeleri gibi takip eden tehlikenin farkında.

‫يوجد أناس في كل مكان.‬ ‫لكن قليل منهم يدرك الخطر الذي يلاحقهم.‬

Nehirleri takip etmenin en büyük sorunu budur. Her zaman en az direncin olduğu yoldan giderler.

‫يمكن أن تكون هذه ‬ ‫هي المشكلة في اتباع الأنهار،‬ ‫فهي دائماً تتخذ المسار الذي به أقل مقاومة.‬

Patreon sayfamızı ziyaret edin . Ekstra epik tarih içeriği ve düzenli güncellemeler için bizi Facebook, Instagram veya Twitter'da da takip edebilirsiniz .

وتحديثات منتظمة.

Macar cephesinin önderliğindeki Batı Haçlılarının takip ettiği bir orduyu Buda'dan nehrin sol yakasında ilerleyen ve Sigsimund arkada Macar ordusuna liderlik etti.

دعما للجيش الذي خرج من بودا بقيادة الطليعة المجرية