Translation of "Eşitlik" in English

Eşitlik kötüdür.

Equality is bad.

Doğada eşitlik yoktur.

There is no equality in nature.

Yeryüzünde tek eşitlik ölümdür.

The sole equality on earth is death.

Belki, bir umut eşitlik sağlanabileceğini

You can believe us

Eşitlik taraftarı kadınları görmekten hoşlanırdı.

He takes pleasure in the company of emancipated women.

Eşitlik anayasa tarafından garantiye alınmıştır.

Equality is guaranteed by the Constitution.

"Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik" Haiti'nin de sloganıdır.

"Freedom, Equality, Brotherhood" is also Haiti's motto.

"Özgürlük, eşitlik, kardeşlik" bir Fransız sloganıdır.

"Liberty, equality, fraternity" is a French motto.

İnsanlar daha fazla özgürlük ve eşitlik peşinde.

People pursue more freedom and equality.

Ama bazı insanlar eşitlik hakkında çok iyi konuşabiliyorken

But some people are extremely fluent in the language of equity,

Bu ülke, özgürlük, eşitlik ve kardeşlik ilkeleri üzerine kurulmuş.

This country is founded upon the principles of freedom, equality and fraternity.

Artık ücrette eşitlik yetmez. Evin sorumlulukları da eşit olmalıdır.

Nowadays, equal pay is not enough. Household responsibilities must also be distributed evenly.

Biz hepimiz kendi aramızda ve hayvanlara karşı eşitlik için çabalamalıyız.

We should all strive for equality amongst ourselves and towards animals.

Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm.

- I had a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.
- I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.