Translation of "Değilseniz" in English

Işleyişlerinden hoşnut değilseniz

what they are doing with their business,

Eğer mutlu değilseniz, çıkın.

If you're not happy, quit.

Eğer cinsiyet değiştirmiş biri değilseniz

I don't think there is any way you could learn

VPN'lere aşina değilseniz, işte Surfshark

bodyguard as you roam the internet.

Çünkü değilseniz bu görsel mesajını veremez.

If you don't, the image doesn't work.

Peki ya siz benim avantajlarıma sahip değilseniz?

But what if you don't have my advantages?

Eğer memnun değilseniz onlar paranızı iade edecek.

They'll refund your money if you're not satisfied.

Payınızdan memnun değilseniz, onu biraz daha cazip yaparım.

If you are not satisfied with your share, I'll make it a bit more attractive.

Eğer meşgul değilseniz, sizi öğle yemeğine davet etmek isterim.

I'd like to invite you to lunch, if you're not busy.

Peynir ya da şarap değilseniz yaşın bir önemi yoktur.

Age is not important, unless you are either cheese or wine.

"Alışverişinizden mutlu değilseniz, istediğiniz zaman iade edebilirsiniz." "Bu sözü yazılı olarak alabilir miyim?"

"If you're not happy with your purchase, you can return it at any time." "Could I get that in writing?"