Translation of "Ceketim" in English

Ceketim arabada.

My jacket's in the car.

Ceketim nerede?

Where's my coat?

- Ceketim sugeçirmez değil.
- Ceketim su geçiriyor.

My jacket isn't waterproof.

O benim ceketim.

That's my jacket.

Ceketim sonunda yıprandı.

My coat has finally worn out.

Ceketim pahalı değildi.

My coat wasn't expensive.

Kuş tüyü ceketim beni ısıttı.

My down jacket kept me warm.

Ceketim var ama şapkam yok.

I have a coat, but I don't have a hat.

Benim ceketim seninki ile aynı değil.

My jacket is not the same as yours.

Bu benim ceketim, ve o babamınki.

This is my coat, and that is my father's.

Tüy ceketim beni oldukça sıcak tutuyor.

My down jacket keeps me quite warm.

Bir siyah ve bir beyaz ceketim var.

I have a black and a white coat.

Sıcaklık arttığından beri, ceketim bir yük oldu.

Since the temperature has warmed, my coat has become an encumbrance.

Ceketim benim için önemli. Burası bedenimi sıcak tuttuğum yer.

You know, my jacket's important to me. That's where I keep my core warmth.

- Yeni mantomu nasıl buldun?
- Yeni ceketim hakkında ne düşünüyorsun?

What do you think of my new coat?