Translation of "Bilgim" in English

0.020 sec.

Examples of using "Bilgim" in a sentence and their english translations:

Bilgim var.

I have information.

Benim bilgim doğruydu.

My information was accurate.

- Almanca bilgim çok az.
- Almanca bilgim çok yetersiz.

My knowledge of German is poor.

Benim Almanca bilgim kötüdür.

My knowledge of German is poor.

Tom'la ilgili bilgim yok.

I have no information on Tom.

Benim biraz bilgim var.

I have some information.

Henüz yeterli bilgim yok.

I don't have enough information yet.

Senin hakkında bilgim yoktu.

I didn't know about you.

Onlar için bilgim var.

I have information for them.

Onun için bilgim var.

I have information for him.

Elbette, Fransızca bilgim sınırlıdır.

Certainly, my knowledge of French is limited.

Japonca bilgim oldukça zayıftır.

My knowledge of Japanese is rather poor.

Bunun hakkında bilgim yok.

I don't know about this one.

Fransızca kelime bilgim sınırlıdır.

My French vocabulary is limited.

Öyle şeyler konusunda bilgim yok.

I don't know about things like that.

Fizik hakkında çok bilgim yok.

I don't have much knowledge of physics.

Benim böyle bir bilgim yoktu.

I had no such knowledge.

Tom hakkında biraz bilgim var.

I have some information about Tom.

SSCB hakkında hiç bilgim yok.

I don't know about the USSR at all.

Bunun hakkında biraz bilgim var.

I have some information regarding this.

Tom için biraz bilgim var.

I've got some information for Tom.

Sizin hakkınızda bilgim var arkadaşlar.

I know about you guys.

Onların planları hakkında bilgim yok.

I have no knowledge about their plans.

Keşke daha fazla bilgim olsa.

I wish I had more information.

Japonya hakkında fazla bilgim yok.

I don't know much about Japan.

Onun hakkında henüz bilgim yok.

I don't know about that yet.

Tarih hakkında fazla bilgim yok.

I don't know much about history.

Matematikle ilgili pek bilgim yok.

I don't know much about math.

Felsefe hakkında çok bilgim yok.

I don't know much about philosophy.

Yelkencilik konusunda pek bilgim yok.

I don't know much about sailing.

Avcılık hakkında pek bilgim yok.

I don't know much about hunting.

Koyun hakkında pek bilgim yok.

I don't know much about sheep.

Sorun hakkında neredeyse hiç bilgim yok.

I have almost no information about the problem.

Kim olduğuna dair hiçbir bilgim yok.

I have no clue who you are.

O konuda gerçekten fazla bilgim yok.

I really don't know much about that.

Benim o konuda hiçbir bilgim yok.

I don't have any information on that subject.

O olay hakkında bir bilgim yok.

I have no recollection of that event.

Balık tutmak hakkında pek bilgim yok.

I don't know much about fishing.

Fransızca bilgim çok fazla bir yekün tutmaz.

My knowledge of French doesn't amount to much.

Tom benim bilgim olmadan şarap bardaklarını değiştirdi.

Tom switched the wine glasses without my knowing.

Bu dava ile ilgili gerçekten bilgim yok.

I am really in the dark on this case.

Bu adam hakkında ne kadar bilgim var?

How much do I know about this guy?

Tom'un burada olacağı hakkında hiçbir bilgim yoktu.

I had no idea Tom would be here.

Sağlıklı bir karar vermek için yeterli bilgim yok.

I don't have enough information yet to make a good decision.

Şimdi birkaç aydır yeni gelişmeler hakkında bilgim yok.

I've been out of touch with things for several months now.

Japonca hakkındaki bilgim henüz o kadar iyi değil.

My knowledge about Japanese is not that good yet.

- Boston'u pek bilmem.
- Boston'la ilgili çok bilgim yok.

I don't know a lot about Boston.

Tom'un ne yapıyor olduğu hakkında hiçbir bilgim yok.

I have no idea what Tom is doing.

João hakkında bilgim yok ama Maria, gençken babasını kaybetti.

I don't know about João, but Maria lost her father when she was young.

Sanat hakkında fazla bilgim yok ama neyi beğendiğimi biliyorum.

I don't know much about art, but I know what I like.

- Onu çok az tanıyorum.
- Onunla ilgili çok az bilgim var.

I have a nodding acquaintance with him.

- Mühendislik hakkında çok şey bilmiyorum.
- Mühendislikle ilgili çok bilgim yok.

I don't know much about engineering.

- Bu konuda hiçbir şey bilmiyorum.
- Bu konuda hiçbir bilgim yok.

- I know nothing about this matter.
- I don't know anything about this matter.

- Tom hakkında çok az biliyorum.
- Tom hakkında çok az bilgim var.
- Tom'u çok az tanıyorum.

I know very little about Tom.

- Dilbilim hakkında çok şey bilmiyorum.
- Linguistik hakkında çok şey bilmiyorum.
- Linguistik hakkında çok bilgim yok.
- Dilbilimle ilgili çok şey bilmiyorum.

I don't know much about linguistics.