Translation of "Adet" in English

Beş adet reformla.

Five reforms.

50 adet telefon kartı.

The 50 unit phone card.

5 adet keşif aracımız var

We have 5 exploration vehicles

Yahu adet olsun efendime söyleyeyim

I want to tell my master

Adet sırasında kendini nasıl hissediyorsun?

How do you feel during the period?

Onun dört adet telefonu var.

He has four mobile phones.

Bana üç adet somon ver.

Give me three pieces of salmon.

Yaklaşık kaç adet kitabın var?

About how many books do you own?

Adet dönemimde kötü kramplarım oluyor.

I have bad cramps when I have my period.

Beş adet 10 yenlik pul aldım.

I bought five ten-yen stamps.

Yeryüzü yaklaşık altı adet ay büyüklüğündedir.

The earth is about six times as large as the moon.

Ayda bin adet teslim sözü verdi.

They promised to give a thousand pieces per month.

Her çocuğa üç adet şeker verdim.

I gave each child three pieces of candy.

Solda iki adet elmas mağazası var.

On the left there are two diamond stores.

- Regl mi oldun?
- Adet mi görüyorsun?

Are you having your period?

Pasaportuna ve üç adet fotoğrafa ihtiyacım var.

I need your passport and three pictures.

Lütfen bu sayfanın üç adet fotokopisini çıkarın.

Please make three copies of this page.

Benim adet sancılarım son zamanlarda korkunç oldu.

My menstrual cramps have been horrible lately.

Pasaportuna ve üç adet fotoğrafına ihtiyacım var.

I need your passport and three photographs of you.

- O regi döneminde.
- Onun adet kanaması başladı.

She has her period.

John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı.

John helped himself to several pieces of pie without asking.

O en az bin adet kitaba sahiptir.

He has at least one thousand books.

Tom her sabah 50 adet şınav çeker.

Tom does 50 push-ups every other morning.

Dört adet altı dakikalık ses kaydını katılımcılara dinlettim.

that were manipulated for promotion and prevention language,

2013'te sadece 20 adet Taobao köyü varken

There were just 20 Taobao villages in 2013,

Bunlardan 10 adet ürettik. Küçük bir ordu denilebilir.

So we built 10 of those. It's a small swarm.

Tom seks yapmak istiyordu, ancak Mary adet dönemindeydi.

Tom wanted sex, but Mary was on her period.

- En son hangi tarihte adet oldunuz?
- En son hangi tarihte adet kanamanız başladı?
- En son ne zaman regl oldunuz?

On what date did your last period start?

İki adet 45 sentlik pul satın almak istiyorum, lütfen.

I'd like to buy two 45-cent stamps, please.

Okul ve üniversite öğrencileri arasındaki örf ve adet nikahlı evliliklerin

students increased dramatically during The past two years amounted to

- Tom'un iki tane bilgisayarı var.
- Tom'da iki adet bilgisayar var.

Tom has two computers.

Her şey iyi giderse, ben günde 2-3 adet yapabilirim.

If all goes well, I can make 2-3 pieces per day.

3000 adet satın almayı kabul ederseniz yüzde 3 indirim yapacağız.

If you agree to buy 3,000 of them, we'll give you a 3 percent discount.

Tom her gün bir adet vitamin ve mineral hapı alır.

Tom takes a pill with vitamins and minerals every day.

Her şey iyi giderse, ben günde iki üç adet yapabilirim.

If everything goes well, I can make two to three pieces per day.

- Roman neredeyse 20.000 nüsha satmıştı.
- Roman yaklaşık olarak 20,000 adet sattı.

The novel has sold almost 20,000 copies.

- Huylu huyundan vazgeçmez.
- Ağaç yaşken eğilir.
- Eski köye yeni adet getiremezsin.

Don't teach an old dog new tricks.

- Eski köye yeni adet getiremezsin.
- Huylu huyundan vazgeçemez.
- Can çıkar huy çıkmaz.

You can't teach old dogs new tricks.

- Tom bir peynirli ekmek arası bifteği götürdü.
- Tom bir adet peynirli biftek sandviçi yedi.

Tom ate a cheesesteak sandwich.

- Tom'a üç adet 1 dolarlık banknot verdim.
- Tom'a üç tane kâğıt 1 dolar verdim.

I gave Tom three one-dollar bills.

- Hayır, sadece bir.
- Hayır, sadece bir tane.
- Yok, sadece bir tane.
- Hayır, yalnızca bir adet.

No, just one.

Roger Miller'ın "Dang Me"'si Amerikan folk müziği fanatikleri arasında ve popüler müzik fanatikleri arasında da bir liste başıydı. O miyonlarca adet sattı.

Roger Miller's "Dang Me" was a hit with country music fans and with popular music fans too. It sold millions of copies.

- Onun kitabı sadece bir ay önce satıldı ve zaten binlerce kopya sattı.
- Kitabı sadece bir ay önce yayımlandı ve şimdiden binlerce adet sattı.

His book was published just one month ago, and it has already sold thousands of copies.

Oluklu kaşıklar geleneksel pelin ayininde belirli bir role sahiptir.Onlar bir adet küp şekeri soğuk suyla bardaklarının içine eritmek için küp şekeri bardağın üstünde tutmak için kullanılır.

Slotted spoons have a particular role in the traditional absinthe ritual. They are used to hold a sugar cube over a glass as one dissolves it into her drink with cold water.