Translation of "Kitabın" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Kitabın" in a sentence and their arabic translations:

İşte kitabın.

ها هو كتابك.

Kitabın burada.

ها هو كتابك.

- Birçok kitabın var.
- Çok sayıda kitabın var.

لديك الكثير من الكتب.

- Kitabın var mı?
- Bir kitabın var mı?

هل تملك كتاباً؟

Birkaç kitabın var.

لديك بعض الكتب.

Kitabın masanın üstünde.

كتابك على المكتب.

Hangisi senin kitabın?

أيهما كتابك؟

Bu senin kitabın.

ذاك كتابك.

Şu senin kitabın mı?

هل هذا الكتاب لك؟

Bir kitabın var mı?

هل تملك كتاباً؟

Bu senin kitabın mı?

هل هذا كتابك؟

Kitabın kapağında bir fotoğraf vardı

على اليمين من الجهة الأمامية، صورة لي،

Bir kitabın olmak zorunda değil.

حتى تقوموا بهذا في حياتكم الفعلية.

Bu senin kitabın mı, Mike?

مايك، هل هذا هو كتابك؟

O senin yeni kitabın mı?

أذلك كتابك الجديد؟

Bu senin kitabın değil, benim.

هذا ليس كتابك بل كتابي.

Bu kitabın yazarı hâlâ genç.

مؤلف الكتاب لساته صغير بالعمر

Bu kitabın yazarı siz misiniz?

أأنت مؤلف هذا الكتاب؟

Bana bu kitabın sendeki izlenimini söyle.

أعطني انطباعك عن هذا الكتاب.

Bu kitabın size çok faydalı olacağına eminim.

أنا على ثقة من أن هذا الكتاب سيكون ذا فائدة عظيمة لك.

Bu kitabın okumaya değer olacağını düşünüyor musun?

هل تعتقد أن هذا الكتاب يستحق القراءة؟

Kitabın mı çalındı?! Nerede ve ne zaman?

سرِقَ كتابُك؟! متى وأين؟

- Bu kitabın anlaşılması zordur.
- Bu kitabı anlamak zordur.

هذا الكتاب صعب الفهم

Ben bu kitabın iki kopyasını satın almayı umuyorum.

آمل أن أحصل على نسختين من هذا الكتاب.

- Senin iki kitabın var.
- Sizin iki kitabınız var.

- عندك كتابان.
- لديك كتابان

Bu kitabın çok sayıda hataları var, ama o ilginçtir.

يحتوي هذا الكتاب على العديد من الأخطاء لكنه مثير للاهتمام.

Ve kitabın içinde tam da bu noktada olduğumu fark ettim,

وأدركت حينها أنني كنت في هذا الحلم داخل ذلك الكتاب،

Bölüm üç kitabın başlangıcının sonudur. Orada dur ve eleştirmenlerin yorumlarını oku.

يشكل الفصل الثالث نهاية البداية في الكتاب. توقف هناك واقرأ تعليقات الناقد.

Bu kitabın geri kalanını okumayı bitirmek için ne zaman zamanım olacağını bilmiyorum.

أنا لا أعرف متى سيكون لدي الوقت لأنهي قراءة بقية هذا الكتاب.