Translation of "Abayı" in English

0.004 sec.

Examples of using "Abayı" in a sentence and their english translations:

O tamamen ona abayı yakmış.

He is completely besotted with her.

Tom gerçekten Mary'ye abayı yaktı.

Tom really did fall for Mary.

O, Justin Timberlake'e abayı yaktı.

She has a crush on Justin Timberlake.

İlk görüşte ona abayı yaktın mı?

Did you fall for her at first sight?

Ben ona o zaman abayı yaktım.

I had a crush on him at the time.

- Tom Mary'ye abayı yaktı.
- Tom Mary'ye aşık oldu.

- Tom gave Mary his heart.
- Tom gave his heart to Mary.

- Tom Mary'ye abayı yakabilir.
- Tom Mary'ye aşık olabilir.

Tom might have a crush on Mary.

- Tom, Mary'ye kafayı taktı.
- Tom, Mary'yi kafasına taktı.
- Tom, Mary'ye abayı yaktı.

Tom was hung up on Mary.

Fark ettin mi, bilmem; ama Tom senin kızına abayı yakmış gibi duruyor.

I don't know if you've noticed, but Tom seems to have fallen in love with your daughter.

Gao Dao genellikle gerçekten tatlı ama o, kız arkadaşının önünde tamamen abayı yakmış görünüyor.

Gao Dao is usually really suave, but he seems completely smitten in front of his girlfriend.

- Sami Leyla adında Müslüman bir kıza âşık oldu.
- Sami Leyla isimli Müslüman bir kıza abayı yakmıştı.

Sami fell in love with a Muslim girl named Layla.