Translation of "öleceğim" in English

- Öleceğim.
- Ben öleceğim.

I'll die.

Öleceğim.

- I'm going to die.
- I'll die.

Açlıktan öleceğim!

I'll starve to death!

Deneyerek öleceğim.

I'll die trying.

Burada öleceğim.

I'm going to die here.

Yalnız öleceğim.

I will die lonely.

Ben sensiz öleceğim.

I'll die without you.

Öleceğim gibi görünüyor.

It seems I will die.

En azından mutlu öleceğim.

At least I'll die happy.

Dün doğdum, yarın öleceğim.

I was born yesterday, and will die tomorrow.

Ben senin için öleceğim.

I will die for you.

Ben bu gece öleceğim.

I'm going to die tonight.

Ne kadar sonra öleceğim?

How soon am I going to die?

Öleceğim güne kadar seni seveceğim.

I'll love you until the day I die.

"Ben sensiz öleceğim." "Cenazene gideceğim"

"I will die without you." "I'll go to your funeral."

Öleceğim ve burada yanımda kalmanı istiyorum.

I'm going to die, and I want you to stay here with me.

Çabuk bana cevap ver, yoksa öleceğim.

Answer me quickly, or I'll die.

Sana bir şey söylemeden önce öleceğim.

I'll die before telling you anything.

Bu alışkanlığı öldüreceğim ya da çalışarak öleceğim.

I will kill this habit or die trying.