Translation of "çalıştığı" in Dutch

0.007 sec.

Examples of using "çalıştığı" in a sentence and their dutch translations:

Bu onun çalıştığı restoran.

Dit is het restaurant waar ze werkte.

Burası babamın çalıştığı yerdir.

Dit is waar mijn vader werkt.

- Bu, annenin çalıştığı yer midir?
- Annenin çalıştığı yer burası mı?

Is dit waar je moeder werkt?

En çok üzerinde çalıştığı şey,

Zij werkte vooral, zei ze,

Onun ne yapmaya çalıştığı belli.

Het is overduidelijk wat hij probeert te doen.

Bu, annenin çalıştığı yer midir?

Is dit waar je moeder werkt?

Tom çalıştığı yere yakın yaşamak istiyordu.

Tom wilde dicht bij zijn werk wonen.

Tom her zaman Mary'nin çalıştığı süpermarkete gider.

Tom gaat altijd naar de supermarkt waar Mary werkt.

Tom'un son zamanlarda çalıştığı mağaza yakın zamanda kapatıldı.

De winkel waar Tom onlangs nog werkte, is gesloten.

Görülecek bir şey de işaretlerin laboratuvar şartlarında nasıl çalıştığı.

Het is één iets om te zien hoe signalen in een laboratorium werken.

Her zamankinden daha uzun çalıştığı için, o, yorgun hissetti.

Omdat hij langer dan gewoonlijk had gewerkt, voelde hij zich moe.

Tom'un şimdiye kadar yapmaya çalıştığı en tehlikeli şey bangee jumping'tir.

Het gevaarlijkste wat Tom ooit gedaan heeft, was elastiekspringen.

Işkence edip onları ortadan kaldırmak için birlikte çalıştığı bir plandı bu.

...politieke tegenstanders te ontvoeren, martelen en op te ruimen.

Orangutan da yok edilen doğal ortamında hayatta kalmaya çalıştığı için kendini savunabiliyor.

...en natuurlijk wil de orang-oetang leven en overleven... ...in de omgeving die is vernietigd en zal zichzelf proberen te verdedigen.

Emperyalizm, güçlü zümrelerin başka topluluklara hükmederek imtiyazlarını koruyup genişletmeye çalıştığı ideoloji ve pratiktir.

Imperialisme is een ideologie en praktijk van machtige groepen die hun privileges trachten veilig te stellen of uit te breiden door andere groepen te overheersen.