Translation of "Liderlik" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "Liderlik" in a sentence and their arabic translations:

Aklımda, liderlik budur;

من وجهة نظري، هذا هو ما يجسد القيادة:

O, takıma liderlik etmek için seçildi.

- اختيرت لقيادة الفريق.
- هي من اختيرت لقيادة الفريق.
- تمّ اختيارها لقيادة الفريق.

Benim liderlik ettiğimi görmekten büyük keyif alan

الذي يُخرج دومًا أفضل ما بداخلي

Dolayısıyla liderlik kapasitelerinin olduğunu fark etmeleri çok zor.

بالتالي، يصعب عليهن إدراك القدرات القيادية التي يمتلكنها.

, Avusturyalılara karşı bir dizi cüretkar operasyona liderlik etti .

وحصل على إشادة خاصة من الجنرال ديسايكس ، الذي أصبح صديقًا مقربًا.

Ama Elizabeth aynı zamanda liderlik yetisine de sahipti.

لكنها كانت أيضا قادرة على القيادة حازمة: في تحالف مع فرنسا والنمسا، حيث

Soult'un daha sonra cepheden liderlik yapma konusundaki isteksizliğini açıklayabilir.

تفسر إحجام سولت لاحقًا عن القيادة من الأمام.

Onun böyle liderlik becerileri olmasaydı belki de Osmanlıların ilk fethi

بدون قيادته القديرة، بدا الغزو العثماني المبكر

Rivoli'de üstünlükle liderlik etti , iki kez yaralandı ve Albay'a terfi etti.

، وأصيب مرتين وترقي إلى عقيد.

Muhafızlara komuta etti ve kişisel olarak Montmirail Savaşı'nda süngü hücumuna liderlik etti.

الحرس الشاب وقاد بنفسه حملة حربة في معركة مونتميرايل.

BAE'nin aynı anda sahip olduğu iki şey olan istikrarlı bir planla yürüyebilen bir liderlik

طفرةٌ بنوعٍ معين ليغير الواقع. وقيادةٌ قادرةٌ على السير بخطةٍ

O da kişisel olarak cesurdu, Lodi'de bir saldırıya ve Rivoli'de bir süvari hücumuna liderlik etti.

لقد كان شخصياً شجاعًا أيضًا ، حيث قاد هجومًا على لودي ، وهاجم سلاح الفرسان في ريفولي.

Macar cephesinin önderliğindeki Batı Haçlılarının takip ettiği bir orduyu Buda'dan nehrin sol yakasında ilerleyen ve Sigsimund arkada Macar ordusuna liderlik etti.

دعما للجيش الذي خرج من بودا بقيادة الطليعة المجرية