Translation of "Hapiste" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Hapiste" in a sentence and their arabic translations:

- Sami hapiste kendi canına kıydı.
- Sami hapiste intihar etti.

وضع سامي حدّا لحياته في السّجن.

Yaşamımızın kalanını hapiste geçirmemizdi.

ولكن هو أن نقضي بقية حياتنا في السجن.

Tom niçin hapiste yattı?

لماذا أمضى توم مدة في السجن؟

Dahası, eğer kefaletle hapiste tutuluyorsanız

والأدهى، إن تم احتجازك في السجن بسبب الكفالة،

Diğer etki de hapiste geçirdiğimiz yıllardı.

الشيء الآخر الذي أثّر فينا، هي السنوات العديدة التي أمضيناها في السجن.

Tom bana Mary'nin hapiste olduğunu söyledi.

أخبرني توم أن ماري في السجن

Sami ömrünün geri kalanını hapiste geçirecek.

سيقضي سامي بقيّة حياته في السّجن.

Sami hayatının kalanını hapiste çürüyerek geçirecek.

سيقضي سامي بقيّة حياته و هو يتآكل في السّجن.

Hiçbir zaman insanları hapiste tutmak için tasarlanmadı.

لم يُقصد من الكفالة قط حبس الناس في زنزانات السجون.

Araştırma açıkça gösteriyor ki birini hapiste tutmak

أوضحت الأبحاث أن احتجاز شخص ما في السجن.

Sami hayatının geri kalanını hapiste geçirmek istemiyordu.

لم يرد سامي أن يمضي بقيّة حياته في السّجن.

Bu sürenin bir kısmını kendisi de hapiste geçirir,

وجزء من هذه المدة كان هو نفسه في السجن

Elli yıl hapiste kalacağım. Benden boşanırsan daha iyi olur.

سأقضي خمسين سنة في السّجن. من الأفضل أن تطلّقيني.

Hapiste olmak büyük bir yalnızlık çekmek demekti. Hayatta kalmak için

والسجن كان يعني وحشةً كبيرةً. وللبقاء على قيد الحياة،

Bu bana hapiste de yardımcı oldu çünkü hayal gücün boş durmuyor.

السنوات التي تمضيها في السجن مفيدة لأنّك تطلق العنان لمخيلتك.

Amerika Birleşik Devletleri'nde herhangi bir zamanda hapiste yüz binlerce kadın var.

هناك مئات الآلاف من النّساء في السّجون الأمريكيّة في أيّة لحظة.