Examples of using "Vayan" in a sentence and their turkish translations:
Onlar gidebilirler.
Uzaklara gitme.
Canlarım, gitmeyin.
Buradan çıkın! Hepiniz!
Gitmeyin, arkadaşlarım.
Gitme.
Lütfen gitmeyin.
O yüzden işinize giderken
Yarın ayrılabilirler.
bir yere gittiği yok.
Biri, tam bağlılık. Devam edin...
Diğerleri giderse, giderim.
Oynamak için lütfen okul bahçesine gidin.
İnşallah işler senin için iyi sonuçlanır.
bir ülke olacağını sanmayın. Hayır.
Ben sadece onların evlendiklerine inanamıyorum.
Onların bizi duyacağını sanmıyorum.
- Şimdi git.
- Haydi git.
- Git artık.
- Gidin artık.
Tom ve Mary evlenecekler gibi görünmüyor.
Bu mağaza için iyi giyinmeniz gerekiyor.
Onlar gitmeden önce onlara hoşça kal demeye git.
Lütfen aşağıya gel.
Çocuklar için uyku saati.
Bu bitkiler çok küçük. Ben onların büyüyeceklerini sanmıyorum.
Nereye giderseniz gidin, siz karşılanacaksınız.
Çocuklarımızın yatma zamanı.
Bu yüzden, bugün buradan ayrıldığınızda, çıkın ve istediğiniz beyni yaratın!
İyi geceler! Küçük kızlar için yatağa gitme zamanı.
Ama her gece aynı tehlikeyle karşılaşacaklar. Köpek balıkları gidene kadar.
Diğer herkes eve gittikten sonra eve giderim.
Plaja gittiğin zaman okyanusta bulunan evrenin sınırsızlığını görürsün.
Git Tom'u bul.
Onlara, ayrılmadan önce beni aramalarını söyle.
Bu adamlarla git.
Bu güvenlik sistemi çalışanların hareketlerini gittikleri yerde izlemelerine izin verir.
- Onları burada istemiyorsanız onların gitmelerini isteyin.
- Onları burada istemiyorsanız, onların terk etmelerini isteyin.
Bu kitapları beğeneceğine söz veremem ama sanırım en azından onları bir gözden geçirmen iyi bir fikir olurdu.
Gitmeni istemiyoruz.
Seni nasıl uzaklaştırabilirim?
Gittiğinde seni özleyeceğim.
- Lafı ağzında geveleme.
- Saçmalama.
- Bırak bu ayakları.