Examples of using "Sucumbió" in a sentence and their turkish translations:
Dedem bu yıl ölümcül bir kansere yenik düştü.
Denizcilerin tüm yetenekleri fırtınanın şiddetine boyun eğdi.
Yönetim sonunda çalışanların talebine direnemedi ve onlara bir zam verdi.