Examples of using "Ríe" in a sentence and their turkish translations:
Son gülen iyi güler.
Son gülen iyi güler.
biri gülerse öteki de güler
O asla gülmez.
Sırtlan güler.
Şimdi kim gülüyor?
O sinirli olarak güldü.
Gülümsemeye devam edin.
Tom hiç gülmez.
Gül ve şişman ol.
Tom neredeyse hiç gülmez.
Tom nadiren güler.
O her zaman başkalarını bir aptal yerine koyar.
Görür. Bu su. Güler. Dalıyor.
Tom kendi esprilerine gülüyor.
Bebeğin neye güldüğünü bilmiyorum.
İnsan gülen tek hayvandır.
Buradaki insanlar şakalarıma gülüyorlar.
kötü bir hayat yaşıyor buna rağmen her şeye gülüyor
Gülüyor tabii bir taraftan ben de gülüyorum
Kendi esprilerine sık sık güler.
Baba, birbirimize komik yüz hareketleri yapalım ve kim gülmeden en uzun durabilecek görelim.
Tom Mary'nin gülme tarzından hoşlanmıyor.
Şakalarıma gülme şeklini seviyorum.
Güldüğünde dünya da seninle güler, ama ağladığında yalnız ağlarsın.
Onun gülme tarzını sevmiyorum.
O, çikolata sevmememe her zaman güler.
Tom Mary'nin gülme tarzını sevmiyor.
Herkes kimseyi ilgilendirmiyormuş gibi gülüyor, özellikle de hayatı boyunca hiç bu kadar komik bir şey görmediğini