Translation of "Llevarla" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Llevarla" in a sentence and their turkish translations:

Voy a llevarla a casa.

Onu eve götüreceğim.

Para llevarla a la unidad de crisis

ambulans onu kriz ünitesine götürecekti,

Último esfuerzo. Debemos llevarla a la aldea, vamos. 

Şimdi son hamlemizi yapıp onları köye götürmeliyiz. Hadi.

La bolsa era muy pesada para llevarla yo solo.

Çanta benim tek başıma taşıyamayacağım kadar çok ağırdı.

Tom le preguntó a María si podía llevarla a casa.

Tom Mary'ye evine yürüyüp yürüyemeyeceğini sordu.

Deberías comprarle a tu esposa algunas flores y llevarla a cenar.

Karına bazı çiçekler almalısın ve onu akşam akşam yemeğine götürmelisin.

Ciertamente ese proyecto es una tarea difícil, pero el señor Hara podrá llevarla a cabo.

Bu projenin zor bir görev olduğu doğru,fakat Mr Hara bunun üstesinde gelebilecektir

Tom se ofreció a cargar con la maleta de Mary, pero ella le dijo que prefería llevarla ella misma.

Tom, Mary'ye valizini taşımayı teklif etti ama Mary, valizi kendisinin taşımak istediğini söyledi.