Examples of using "Imprimir" in a sentence and their turkish translations:
Bunu yazdırmama yardım et.
100 sayfa yazdırmak zorundayım.
Bunu yazdırmadan önce düşün.
kadınlara özel gazete bile basabilmişlerdi aslında
Bu yazıyı yeniden basmak mümkün mü?
Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.
Lütfen sadece gerekirse bastırın ve geri dönüştürün.
Bu kitap, gelecek yıl basılacak.