Examples of using "Páginas" in a sentence and their turkish translations:
100 sayfa bastım.
Bir kitabın sayfaları vardır.
Ben 100 sayfa yazdırıyorum.
Üç sayfa koparıldı.
100 sayfa yazdırmak zorundayım.
O kitabın bir sürü sayfası var.
Sarı sayfalarda ara!
Kitabın iki sayfası birbirine yapışmış.
Birisi bu kitaptan iki sayfa yırttı.
Bu kitap iki sayfa eksiktir.
Tom baştan sona kadar derginin sayfalarını çevirdi.
10 kitap okudum, 70 sayfa makale yazdım,
Fransızca ve web tasarımı eğitimi alıyorum.
Sosyal ağ sitelerini severim.
Kendi web sayfamı yapmakla ilgileniyorum.
Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.
Fransızca ve web tasarımı öğrenimi görüyor.
Tom defterinden birkaç sayfa yırttı.
O sadece on sayfa okurken ben altmış sayfa okudum.
Sayfa sayısı 500'den fazla olan kitaplardan hoşlanmıyorum.
Tom Mary'ye, üç sayfalık bir mektup gönderdi.
- Birkaç sayfa İngilizce çevirmek iki saatten fazla zamanımı aldı.
- Birkaç sayfa ingilizceyi çevirmek iki saatten daha fazla zamanımı aldı.
Yapman gereken tek şey bu iki sayfayı okumak.
O kitap gerçek bir destan; bin sayfadan daha uzun.
Tom, Mary'nin günlüğünü buldu ve son üç sayfasını okudu.
- Çocuklarımızın güvenliği için, lütfen yetişkin sitelerine girmeyin.
- Çocuklarımızın güvenliği için, lütfen porno sitelerine girmeyin.
Bir kitap ince, diğeri ise kalın. Kalın olanının yaklaşık 200 sayfası var.
IPad Flash içeriği ile web sayfalarını uygun şekilde görüntüleyebilseydi, benim için mükemmel bir çözüm olurdu.