Examples of using "Hubiera" in a sentence and their turkish translations:
Bunu isterdim.
Onun zamanı olsaydı bizi ziyaret etmeye gelirdi.
Beklerdim.
Bunu bir kez daha deneseydi, başarırdı.
Keşke bilseydim.
Onun adresini bilseydim, ona yazardım.
Keşke onunla karşılaşsam.
Keşke seninle orada olsaydım.
Hasta olduğunuzu bilseydim, sizi hastanede ziyaret ederdim.
Düşüncelerini bilmek nasıl olurdu?
Ameliyat etmek için can atıyordum yahu!
- Geleydi.
- Keşke gelseydi.
Keşke onu görseydim.
Ya yaşasaydı?
Eğer Amy buluşmanın iyi geçeceğine göre plan yapsaydı
- O zaman dikkatli olsaydı, korkunç kaza olmazdı.
- O, o zaman dikkatli olsaydı, korkunç kaza olmazdı.
Keşke dün gece gelseydi.
Eğer Tom orada olmasaydı onu kendi başıma yapardım.
O, onu daha çok tanısaydı onunla evlenmezdi.
Ben biraz daha erken çıksaydım, son treni yakalardım.
Dün hava güzel olsaydı, hayvanat bahçesine gidecektik.
Daha az tuzlu olsaydı Tom güveci yiyebilirdi.
Tavsiyen olmasaydı, başarısız olurdum.
Sarah da bütün bunları yapmış olsaydı
Ya şöyle deseydim:
bir lanet var gibi sanki
Keşke tavsiyenizi dinleseydim.
Keşke o burada olsaydı.
Keşke o zaman seninle olsaydım.
Keşke Fransızca konuşabilseydim.
Keşke yanımda bir şemsiye getirseydim.
Kimse umursamazdı.
Keşke daha önce bilseydim.
Keşke evlenmeseydim.
Ben gönüllü olurdum.
Keşke bilseydi!
Keşke bunu daha önce yapsaydım.
Keşke tavsiyeni dinleseydim.
Keşke öyle olabilseydi.
Keşke öyle demeseydim.
Hastaymış gibi görünüyordu.
Keşke babam daha uzun yaşasaydı.
- Yağmurluğun olmasa iliklerime kadar ıslanmıştım.
- Eğer senin yağmurluğun olmasaydı sırılsıklam olabilirdim.
Keşke başka bir adamla evlenseydim.
O çok genç ölmeseydi büyük bir bilim adamı olacaktı.
Eğer tekne görgü şahidinin dediği gibi
Bir arkadaşa ihtiyacım vardı.
Daha çok çalışsaydı başarabilirdi.
Keşke onu bana söyleseydin.
Onun tavsiyesi olmadan, o başarısız olurdu.
Keşke onunla evlenseydim.
Tom'un ne söylemiş olacağını düşünüyorsun?
Hiçbir şey olmuyor gibi davran.
Dün gece konsere gitmeyi tercih ederdim.
Eğer yapabilseydim, yapardım.
Keşke beyaz bir elbise alsaydım!
Keşke hiç test olmasa.
O zaman keşke bir kameram olsaydı.
Dün keşke cevabı bilseydim.
Keşke Tom da gelebilseydi.
Yerinde olsam onu yapmazdım.
Tom hiçbir şey olmamış gibi davrandı.
Zengin olsaydım, ben sana biraz para verirdim.
Onun hakkında bilseydim, sana söylerdim.
Onların yüzünü kara çıkarmıştım,
Çalıştığım birçok şirketin yönetim kurulunda
Yoksa bu çok üzücü bir hikaye olurdu.
Bu, kar mağarasında olmazdı.
Ama eğer Abby'ye bağırsaydım
Keşke doktorun tavsiyesini dinleseydim.
Keşke işimde daha çok çeşitlilik olsa.
Seninle birlikte olsaydım, sana yardım ederdim.
Onun kendini öldürmüş olması imkansız.
İlk trene binmek istemiştim.
- Keşke bu kadar genç evlenmeseydim.
- Keşke bu kadar genç yaşta evlenmeseydim.
Tom benim yerimde olsa ne yapardı?
Keşke onu görseydim.
Keşke daha çok Fransızca konuşabilseydim.
Keşke bunu okulda öğrenseydim.
Tom camı kırdığını inkar ediyor.
Bir şey olmamış gibi yapalım mı?
Keşke yapabileceğimiz başka bir şey olsa.
Su olmasaydı, yaşayamazdık.
Keşke gençken daha çok çalışsaydım.
Tom eğer isteseydi kazanabilirdi.
Keşke böyle işe yaramaz bir şey almasaydım.
Keşke Tom'a inanmasaydım.
Bunu duymamış gibi yapacağım.
Hiçbir şey olmamış gibi yemeye devam ettiler.
Sanki dünmüş gibi hatırlıyorum.
Keşke onunla gidebilseydim.
Güneş olmasa yaşayamayız.
Keşke uyarılarını dinleseydim.
Dil olmasa, düşünce olmazdı.