Translation of "Hannibal" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Hannibal" in a sentence and their turkish translations:

Hannibal toma la iniciativa.

Hannibal insiyatifi eline alıyor.

Que Hannibal no puede permitirse.

Hannibal'ın başa çıkamayacağı bir durumdur bu.

Hannibal re-equipa a su infantería.

Hannibal piyadelerini tekrardan kuşatıyor.

Hannibal mientras tanto tiene sus propios problemas.

Hannibal bu esnada kendi problemleri ile uğraşıyor.

Hannibal despliega su infantería en una delgada línea.

Hannibal piyadelerini ince bir hat şeklinde konumlandırıyor.

Hannibal lo persigue y lo alcanza dos días después.

Hannibal kovalıyor ve iki gün sonrasında ona yetişiyor.

Hannibal ahora se enfrente a ejércitos de ambos consulados romanos.

Hannibal şimdi iki Roma konsulünün ordularıyla karşı karşıya.

Parecía que Hannibal decidió forzar su salida después de todo.

Bütün bu olan bitenden sonra Hannibal yolu zorlamayı düşünmüş gibi görünüyordu.

Y ahora estaba siguiendo a Hannibal de regreso Los Apeninos.

Ve şimdi Hannibal'ı Apeninler'in üzerinden takip ediyordu.

Hannibal demuestra su astucia al no enfrascarse en una batalla incierta.

Hannibal sonucu belirsiz muharebeye katılmayarak akıllılığını gösteriyor.

Mientras tanto, Hannibal reúne a sus oficiales para exploner sus planes.

Bu esnada, Hannibal komutanlarını toparlayıp planını anlatıyor.

Sin refuerzos disponibles, parece que Hannibal no puede detener el embate.

Herhangi bir destek kuvveti olmadan, görünüyor ki Hannibal bu şiddetli saldırıyı durduramayacak.

Mientras tanto, Escipión está ansioso de encontrarse con Hannibal en batalla.

Bu sırada Scipio, Hannibal ile savaşta karşılaşmak için istekliydi.

Sin embargo, mientras Hannibal continuaba cruzando los appeninos, Fabio lo ensombreció.

Bununla beraber Hannibal Apeninler'de devam ettikçe Fabius onu gölge gibi takip etti.

Todo mientras, los romanos asumieron que Hannibal está contenido en el norte.

Bütün bunlar olurken, Romalılar Hannibal'ın hala kuzeyde kaldığını düşünmekteydi.

Ahora, Hannibal da la señal a sus hombres ocultos de atacar. tack.

Şimdi, Hannibal gizlenmiş birliklerine saldırı işareti veriyor.

En los flancos, Hannibal ordena a su caballería que empuje hacia adelante.

Kanatlarda, Hannibal süvarilerine düşmanı geri ittirmesini emrediyor.

Las tropas de Hannibal se encuentran luchando con fuertes tormentas de nieve.

Hannibal'in kuvvetleri kendilerini ağır tipilerle savaşır halde buldular.

Mientras tanto, Hannibal mantiene la línea, dejando que el enemigo vaya hacia él.

Bu sırada, Hannibal hattını sabit tutup, düşmanın ona yaklaşmasını bekliyor.

A finales del 218 DC, Hannibal marchó con sus fuerzas por los alpes.

M.Ö 218'in sonlarına doğru, Hannibal ordusuyla Alpleri aşmıştı.

Y así comienza el peligroso viaje de Hannibal a través de los alpes.

Ve artık Hannibal'in riskli Alpler yolculuğu başlıyordu.

Aquí, Hannibal muestra que es tan hábil en juegos mentales como en estrategia.

İşte burda , Hannibal bize akıl oyunlarında da generallik kadar iyi olduğunu gösteriyordu.

Maharbal, el segundo al mando de Hannibal, cabalgó para encontrarlos, lanzando un ataque sorpresa.

Maharbal, Hannibal'ın ikinci komutanı onları karşılamak üzere hareket edip, sürpriz bir saldırı düzenliyor.

Los romanos avanzan, pero Hannibal detiene a sus hombres de avanzar hacia el enemigo.

Romalılar ilerliyor ancak Hannibal kuvvetlerini dizginleyip pozisyonunu koruyor.

El daño al prestigio romano persuade a muchos más galos de unirse a Hannibal.

Roma'nın prestijinde ki hasar daha fazla Galyalı kabilenin Hannibal'a katılmasına sebep oluyor.

Por un tiempo la lucha parecía indecisiva, pero esto era otra treta de Hannibal.

Bir süreliğine savaşın gidişatı belirsiz gözükse de bu Hannibal'ın bir diğer tuzağıydı.

Hannibal se apresura colina abajo mientras las tropas cartagineses empiezan a empujar cuesta arriba.

Hannibal tepeden aşağı doğru hızlıca gelirken Kartacalı askerler de eş zamanlı olarak onları tepeden sürükledi.

Con el enemigo ahuyentado, Hannibal y sus hombres dirigieron su atención hacia la villa.

Düşmanın sürülmesiyle , Hannibal ve adamları dikkatlerini köye doğru çevirdiler.

Ahora como dictador, todavía tenía que revelar su plan. sobre cómo tratará con Hannibal.

Şimdi ise diktatör olarak Hannibal ile nasıl uğraşacağına dair henüz bir plan ortaya koymamıştı.

Parece que Hannibal fue el único que entendió las implicaciones del plan de Fabius ...

Görünen o ki Fabius'un planının etkilerini anlayan tek kişi Hannibal'dı.

Hannibal tuvo éxito en llevar a los galos a su lado, casi duplicando su ejército.

Hannibal tarafına geçmesini sağladığı Galya'lılar ile neredeyse ordusunu iki katına çıkarıyor.

Al eliminar a la caballeria de Servilius, Hannibal neutralizó efectivamente a su ejército consular entero.

Servilius'un süvarilerini devre dışı bırakarak, etkin bir biçimde bütün Konsül ordusunu nötralize ediyor.

Estas tropas son de los primeros "aliados italianos" que desertan y se unen a Hannibal.

Bu askerler, İtalyan müttefiklerden Hannibal'a katılanların ilki olmuştu.

Habiendo decidido no marchar sobre Roma, Hannibal Volvió a cruzar las montañas de los Apeninos.

Hannibal, Roma'ya yürümekten vazgeçmesinin ardından, Apenin Dağları'nın öbür tarafına geçti.

La forma en que Hannibal sacó a su ejército de un lugar aparentemente sin esperanza

Hannibal'ın zahiren umutsuz duran bir vaziyetten açtığı bu yol...

La caballeria ligera de Hannibal, tiradores y la infantería pesada galica chocan con el centro romano.

Hannibal'in hafif piyadeleri, uzak menzil birlikleri ve Galya ağır piyadeleri Roma merkezine çöküyor.

Llegar a Hannibal por tierra, pero lo más importante fue la determinación del senado sobre una

...yardımı önlemekti. Lakin daha mühim olarak; bu senatonun İberya'da uzun vadeli...

Hannibal sabía que estaba cercado y que una vez sus suministros disminuyeron, se vería obligado a

Hannibal etrafının çevrildiğini biliyordu ve erzakı azalacak olursa süvarilerinin kullanışsız olacağı...

Finalmente, unas semanas en el estancamiento de Hannibal ordenó a las tropas comer una buena cena

Nihayet, bu açmazda geçen iki hafta sonunda Hannibal askerlerine akşam yemeğini iyice yemelerini...

Hannibal se enteró de su moviento aún antes de que Servilius supiera sobre la derrota de Flaminius.

Hannibal ordunun kendisine yaklaştığını, Servilius henüz Flaminius'un kaybettiğini öğrenmeden öncesinde biliyordu.

Tratando de abrirse paso a través de cualquiera de estos los puntos fortificados serían peligrosos para Hannibal

Bu tahkim edilmiş noktalaradan zorlamayı denemek Hannibal için tehlikeli olacaktı...

Sin ser capaz de forzar una batalla bierta, para Hannibal, un asalto en Arretium está fuera de discusión.

Açık bir savaşa zorlayamayacak halde olan Hannibal için Arretium'a yapılacak bir saldırı söz konusu değil.

Pero de hecho, al evitar Arretium, Hannibal matiene la iniciativa y mantiene a los romanos a la expectativa.

Ancak aslında, Arretium'a saldırmayarak, Hannibal insiyatifi elinde tutmaya devam edip, Romalıları tahmin etmeye zorluyor.

Pero en las colinas sobre la neblina, las tropas ocultas de Hannibal pueden ver la columna romana claramente.

Ancak tepelerin yukarısında, Hannibal'ın gizlenmiş birlikleri rahatlıkla Roma yürüyüş kolunu görebilmekte.

Escipión colaca a sus vélites al frente, apuntando a suavizar la caballería de Hannibal con lanzamientos de jabalinas.

Scipio velite'leri ön hatta yerleştirdi. Hannibal'ın süvarilerini zayıflatmat maksadıyla.

Conforme se corre la noticia de la victoria de Hannibal, las tribus gálicas envían emisarios para jurar su apoyo.

Hannibal'ın zaferinin sözlerinin yayılmasıyla, Galyalı kabileler elçiler göndererek desteklerini Hannibal'a ilettiler.

Dos días después Hannibal llama a sus tropas a la cima y apunta al panorama de Italia por debajo.

İki gün sonra Hannibal birliklerini tepede topladı ve İtalya panoramasını onlara gösterdi.

Perder a la mayoría de sus elefantes ( posiblemente todos menos uno) es la única perdida grave para Hannibal en Trebia.

Fillerinin çoğunu kaybederek(büyük ihtimalle biri hariç hepsini) Hannibal için en büyük kayıp bu oluyor Trebia'da.

Mientras tanto, Hannibal envía 8000 soldados de infantería hacia adelante para apoyar a los numidianos a que se retiren y para proveer

Bu sırada ise, Hannibal 8000 piyadeyi Numidyalıların geri çekilmesine destek ve