Examples of using "Ambos" in a sentence and their turkish translations:
Onların her ikisi de çalışırlar.
Onların her ikisi de öldü.
İkiniz de delisiniz.
Onlar birbirlerini selamladılar.
İkimiz de yarıştık.
İkimiz de aşırı tepki gösterdik.
İki kişi kıkır kıkır güldü.
Onların ikisi de gülümsedi.
Biz ikimiz de çok açtık.
İkimiz de gidebiliriz.
O ikisini de aynı anda yaptı.
Onların ikisi de yeteneklidir.
- İkimiz de yetişkinleriz.
- İkimiz de yetişkiniz.
Onların her ikisi de sarhoş.
İki kişi gitti.
İkimiz de onu seviyoruz.
İkimiz de onu seviyoruz.
Onların her ikisi de kask giyiyorlar mıydı?
İkisini birleştirin,
Her ikisi de hayattalar.
Her ikisi de hayattalar.
Onların ikisini de öldürdüm.
İkimiz de hâlen güçlüyüz.
ikisi de çok zengin
İki takım çok sıkı mücadele etti.
Onların her ikisi de şüpheli.
O her iki yönde gider.
İkisi Japonca anlıyorlar mı?
Onların her ikisi de bir şey söylemek istiyor.
İkimize de Tom adı verildi.
Onların her ikisi de iyi öğretmenlerdir.
Siz ikiniz hakkında biliyorum.
Her iki çocuk cezalandırıldı.
İkimiz de Bostonluyuz.
Her ikimiz de onların aşıklarıyız.
Her iki polis öldürüldü.
Her ikisini de yapabilirim.
İkimiz de Almanyalıyız.
Kardeşlerin her ikisi de dışarıdalardı.
Her ikisi de son derece zengindi.
Onların her ikisini de çok seviyorum.
Her iki suçlama da geri çekildi.
Her ikisi de koyu renk kıyafetler giymişti.
Her iki erkek kardeş de gitti.
İkinizi de bana yardım ettirmek istiyorum.
Ne düşünüyorsunuz? İkisi de çok zor.
ikiside birbirini çok güzel bir şekilde yalanlayabiliyor
İkimiz de filmi görmek istiyoruz.
İkimiz de aynı şeyi istiyoruz.
İkiniz de çocuk gibi davranıyorsunuz.
- Onların her ikisi de gülüyor.
- İkisi de gülüyor.
İkimiz de aynı soruna sahibiz.
Onların her ikisi öngörülemez ve sabırsız.
Tom'un her ikisine gücü yetmez.
Bu ikisi de iklimi etkiliyor
İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı.
Bir tanesine gücüm yeter fakat ikisine değil.
Onların her ikisi de çok yetkili hakimler.
Her iki ülke şimdi barış içindeler.
Bu ikisi arasındaki fark nedir?
Tom ikimizi dövemez.
Onların her ikisi de öldü.
Tom ve Mary her ikisi de şaşırdı.
Bunun gerçek olmadığını ikimiz de biliyoruz.
Tom ve John her ikisi de kördür.
Bir süre her ikisi de sessizdi.
Her ikiniz de suçlusunuz.
Tom ve Mary her ikisi de gitmek istiyor.
Tom ve Mary her ikisi de öğrenciler.
Bu binaların ikisi de ışıkla flört ediyor.
İki taraf da zaferden emindi.
İkisini de doyuran avları anne indiriyor.
İkisi de yapay ışıkta iyi görüyor.
İkisini dikkatlice karşılaştır ve farkı göreceksin.
Her iki köpek uykuda.
İkinizde hoşsunuz,hanginizi seçeceğimi bilmiyorum.
Ben ikisini de seviyorum.
Belki de onların ikisi de kesinlikle boşanmak istiyorlar.
O zaman her ikimiz de oldukça meşguldük.
Onların ikisini de severim.
Her iki yer de ziyaret edilmeye değer.
- Tom ve Mary her ikisi de John'a bakıyordu.
- Hem Tom hem de Mary John'a baktı.
- Tom ve Mary'nin her ikisi de John'a koçluk yapıyor.
- Hem Tom hem de Mary John'a koçluk yapıyor.
Tom ve Mary ikisi de John'a bakıyor.
Her ikiniz de sarhoştunuz.
Tom ve Mary her ikisi de John'a güveniyordu.
- Tom ve Mary her ikisi de benim için çalışır.
- Hem Tom hem de Mary benim için çalışır.
Tom ve Mary'nin ikisi de John'u tanıyor.
Nehrin iki tarafında ağaçlar var.
Sen ve o her ikiniz de çok naziksiniz.
Onlar öğrenci iken o onunla ilk kez karşılaştı.
Hem Ken hem de Meg benim arkadaşlarım.
Tom'un ebeveynlerinin her ikisi de öğretmendir.
- Tom ve Mary her ikisi de kahverengi şapka giyiyorlar.
- Hem Tom hem de Mary kahverengi şapka giyiyorlar.
- Tom ve Mary her ikisi de hâlâ bekar.
- Hem Tom hem de Mary hâlâ bekar.
İkimiz de hatalıydık.
Onların ikisi de korkunç.
Hem Bill hem de Mac bilgisayarları çok seviyor.