Examples of using "Francamente" in a sentence and their turkish translations:
- Açıkçası o hatalıdır.
- Dürüstçe konuşmak gerekirse, o hatalıdır.
Dürüst olmak gerekirse, ondan nefret ediyorum.
Açıkçası, ondan hoşlanmıyorum.
Açıkçası, bir hata yaptın.
Bana dürüstçe söyle.
Yani bizim rahatsız olduğumuzdan dolayı değil açıkçası
- Açıkçası, canım, umurumda değil.
- Doğrusu, canım, vız gelir tırıs gider.
Açıkçası, senin görüşünü sevmiyorum.
Açıkçası, onunla çalışmak istemiyorum.
Açıkça konuşmak gerekirse, o güvenilmez biri.
Açıkça söylemek gerekirse, seninle aynı fikirde değilim.
Dürüstçe konuşulursa, o güvenilmez bir adamdır.
Açıkçası, Mary'nin benimle öğle yemeği yemesini istemeye güvenim yoktu.
Nefret ettiğin bir şeyde başarılı olmaktansa sevdiğin bir şeyde başarısız olmanın daha iyi olduğunu içtenlikle düşünüyorum.