Translation of "Hablando" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Hablando" in a sentence and their turkish translations:

- Continuá hablando.
- Continúa hablando.
- Continúe hablando.

Konuşmaya devam et.

- Continuamos hablando.
- Continuamos charlando.
- Seguimos hablando.

Konuşmaya devam ettik.

Estoy hablando.

Ben konuşuyorum.

Estábamos hablando.

Konuşuyorduk.

Seguimos hablando.

Konuşmaya devam ettik.

Una, soy mala hablando, soy buena hablando;

Birincisi, konuşmakta iyiyim, konuşmakta kötüyüm.

- ¿Estás hablando conmigo?
- ¿Está Ud. hablando conmigo?

Benimle konuşuyor musun?

- No está hablando nadie.
- Nadie está hablando.

Kimse konuşmuyor.

- ¿Están hablando en inglés?
- ¿Estáis hablando en inglés?
- ¿Está hablando en inglés?

İngilizce konuşur musun?

- ¿Con quién estás hablando?
- ¿Con quién está hablando usted?
- ¿Con quién están hablando?

Kimle konuşuyorsun?

- Estaban hablando con acertijos.
- Estaban hablando de forma enigmática.
- Estaban hablando en código.

Bulmaca gibi konuşuyorlardı.

- No te estaba hablando.
- No estaba hablando contigo.

Seninle konuşmuyordum.

Hoy estoy hablando

Bugün üstünde durmak istediğim nokta

Él estaba hablando.

O konuşuyordu.

¿Estás hablando conmigo?

Benimle konuşuyor musun?

Ella está hablando.

O, konuşuyor.

Solo estamos hablando.

Biz sadece konuşuyoruz.

Todos están hablando.

Herkes konuşuyor.

Ella prosiguió hablando.

O, konuşmayı sürdürdü.

¡Estoy hablando contigo!

Seninle konuşuyorum!

Ella continuó hablando.

O konuşmaya devam etti.

Él seguía hablando.

O konuşmaya devam etti.

No estaba hablando.

Konuşmuyordum.

Tom está hablando.

Tom konuşuyor.

¿Quién está hablando?

Kim konuşuyor?

No estamos hablando.

Biz konuşmuyoruz.

Tom siguió hablando.

Tom konuşmaya devam etti.

Solo estábamos hablando.

Sadece konuşuyorduk.

Simplemente sigue hablando.

Sadece konuşmaya devam et.

Ahora estamos hablando.

Şimdi konuşuyoruz.

Está hablando rápido.

O hızlı biçimde konuşuyor.

Estaba hablando contigo.

Seninle konuşuyordum.

- Él está hablando por teléfono.
- Está hablando por teléfono.

- Telefonda konuşuyor.
- O, telefonda konuşuyor.

No estoy hablando contigo, estoy hablando con el mono.

Seninle konuşmuyorum. Maymunla konuşuyorum.

Entonces, ¿estoy hablando de biología, o estoy hablando de geología?

Öyleyse biyoloji hakkında mı konuşuyorum yoksa jeoloji hakkında mı?

- Alguien habla.
- Alguien está hablando.
- Hay alguien hablando.
- Alguien había.

Birisi konuşuyor.

- No estoy hablando de él.
- No estoy hablando de ella.

Onun hakkında konuşmuyorum.

- Shh, estás hablando demasiado fuerte.
- Shh, estás hablando demasiado alto.

Susun, çok yüksek sesle konuşuyorsunuz.

No estoy hablando de...

gaza basmaktan

¿Desde dónde estás hablando?

Nereden arıyorsun?

Y hablando de guiones,

Senaryolar demişken,

Ahora están hablando de

şimdi güya anlatıyorlar ya

¿De qué estábamos hablando?

Biz ne hakkında konuşuyorduk?

Francamente hablando, está equivocado.

- Açıkçası o hatalıdır.
- Dürüstçe konuşmak gerekirse, o hatalıdır.

¿Con quién estabas hablando?

- Kiminle konuşuyordun?
- Kiminle konuşuyordunuz?

¿Están hablando en inglés?

Onlar İngilizce konuşuyorlar mı?

¿Con quién estás hablando?

Kimle konuşuyorsun?

Está hablando por teléfono.

O şimdi telefonda.

Estoy hablando por teléfono.

Ben telefonda konuşuyorum

Francamente hablando, lo odio.

Dürüst olmak gerekirse, ondan nefret ediyorum.

¿De qué están hablando?

Onlar ne hakkında konuşuyor?

Tom está hablando dormido.

Tom uykusunda konuşuyor.

¿Está Ud. hablando conmigo?

Benimle mi konuşuyorsunuz?

¿Estoy hablando demasiado rápido?

- Çok hızlı mı konuşuyorum?
- Çok mu hızlı konuşuyorum?

Disfruto hablando con él.

Ben onunla konuşmaktan zevk aldım.

- Están hablando.
- Están charlando.

Onlar konuşuyorlar.

Nadie está hablando conmigo.

Hiç kimse benimle konuşmuyor.

No está hablando conmigo.

O benimle konuşmuyor.

¡Estoy hablando con vosotros!

Sizinle konuşuyorum!

Estaba hablando de ropa.

Ben giysiler hakkında konuşuyordum.

Estaba hablando de Tom.

- Tom'dan bahsediyordum.
- Tom hakkında konuşuyordum.

La gente está hablando.

İnsanlar konuşuyor.

¿De qué está hablando?

O ne hakkında konuşuyor?

¿Estás hablando de Tom?

Tom'dan mı bahsediyorsun?

¿Acaso estaba hablando contigo?

Seninle konuşuyor muydum?

¿Estoy hablando conmigo mismo?

Kendi kendime mi konuşuyorum?

Te estamos hablando, Tom.

Senin hakkında konuşuyoruz, Tom.

¿De quién estaban hablando?

Onlar kim hakkında konuşuyor?

¿De qué estás hablando?

- Ne hakkında konuşuyorsun?
- Sen neden bahsediyorsun?

Estaba hablando con ellos.

Onlarla konuştum.

¿De qué estabais hablando?

Siz ne hakkında konuşuyordunuz millet?

Yo estoy hablando otomano.

Ben Osmanlıca konuşuyorum.

¿Estoy hablando con él?

Onunla mı konuşuyorum?

¿Estabais hablando de mí?

Benim hakkımda mı konuşuyordunuz?

Estoy hablando de ellos.

Onlar hakkında konuşuyorum.

¿Con quién estabais hablando?

Kiminle konuşuyordunuz?

Está hablando consigo mismo.

O kendi kendine konuşuyor.

Estaba hablando con vosotros.

Sizinle konuşuyordum.

Pronto estarás hablando portugués.

Yakında Portekizce konuşuyor olacaksın.