Examples of using "Casarse" in a sentence and their turkish translations:
Onlar evlenmeye karar verdi.
Sonunda evlenmeye karar verdi.
Evlenmek hoş olurdu.
Evlenme zamanı!
Tom evlenmek istiyor.
O, benimle evlenmek istiyor.
Sonunda evlenmeye karar verdi.
O evlenmeyi göze alamaz.
Onlar yarın evlenmek niyetindeler.
Tom benimle evlenmek istiyor.
Evlenmek ciddi bir konudur.
Tom evlenmek istemiyordu.
Hemen evlenmek istiyordu.
Mary evlenme hakkında hayal kurardı.
Sue ve John evlenmeye karar verdiler.
O, Tom'la evlenmeye karar verdi.
Tom, Mary ile evlenmek istiyor.
Miriam Thomas'la evlenmek istiyordu.
O, onunla evlenmek için söz verdi.
Tom evlenmek için sabırsızlanıyor.
O bir milyonerle evlenmek istiyor.
Sue ve John evlenmeye karar verdiler.
Tom, Mary ile evlenmek istiyordu.
Tom nişanlandı.
Tom'la evlenmemeliydi.
O onunla evlenmeye karar verdi.
O, onunla evlenmeye karar verdi.
O onunla evlenmek için söz verdi.
Onunla evlenmek niyetindeydi.
Tom ve Mary evlenmek için karar verdi.
Tom'un evlenmek istediğini biliyorum.
Papa evlenemez.
Ama bu onu evlenmekten alıkoymadı.
Çok genç evlenecek.
O, onunla evlenmeye karar verdi.
Evlenmeden önce bir Smith'ti.
Evlenecekleri söylentisi dolaşıyor.
Tom ve Mary nihayet evlenmeye karar verdiler.
Seninle evlenmek istediğini sanmıyorum.
Tom Mary ile evlenmek istemiyor.
Mary benimle evlenmek istediğini söyledi.
Tom ve Mary nihayet evlenmeye karar verdiler.
Mary Evlenmeden önce, o bir dansçı idi.
Tom, Mary ile evlenmek istemiyordu.
Tom ve Mary evlenmekten bahsetti.
2005 yılında yine bir model ile evleniyor
Onun yakında evleneceğini söylüyorlar.
O, zengin bir adamla evlenmek istiyor.
Tom'un kimle evlenmeyi planladığını tam olarak biliyorum.
Tom evlenemeyecek kadar küçük.
Tom hiç evlenmek istemediğini söyledi.
Tom bir an önce evlenmek istediğini söylüyor.
Gelecek ay evlenmeye karar verdiler.
Tom ve Mary ekim ayında evlenmeye karar verdiler.
evlilik yapıp yurt dışına yerleşmesinden sonra
Böyle bir adamla evleneceğime, ölürüm daha iyi.
Onunla evlenmek istediğini açıkladı.
Ben sadece onların evlendiklerine inanamıyorum.
Tom ve Mary aşık oldular ve evlenmeye karar verdiler.
Tom evlenmeyi planlıyorsa, bana söylerdi.
bu sefer ki durağı bir aktrist le evleniyor
Tom çiftçinin kızı ile evlenmek istemiyordu.
Tom ve Mary evlenecekler gibi görünmüyor.
Evlenmeden önce Mary'nin soyadı neydi?
Yeniden evlenmen gerekir.
O, onunla evlenmeye söz verdi fakat evlenmedi.
Napolyon ayrıca Davout'u Pauline Bonaparte'ın
- Nancy Jack'le evlenecek kadar aptal olamaz.
- Nancy Jackl'le evlenilmeyeceğini bilecek kadar akıllıdır.
- Nancy Jack ile evlenmeyecek kadar mantıklıdır.
Güzel bir kızla evlenmek için iyi şansı vardı.
Tom'un evlenme kararı ailesini şaşırttı.
Ebeveynleri onun yapmasını istemese bile o, onunla evlenmeye karar verdi.
Bence Tom ve Mary evlenmek için çok genç.
Gerçekten mi? Onun evlenecek son kişi olduğunu düşünüyordum.
Dan metresiyle evlenmek için karısı Linda'yı öldürdü.
Tom John'un evliliğinden dolayı Mary ile konuşamadı.
Mike'ın annesi evlenmeden önce büyük bir şehirde yaşadı.
O sonunda Paris'te tanıştığı kızla evlenme kararını verdi.
Gelecek ay evlenecekler.
Mary oğlunun evlenme kararına karşı çıktı.
O, onunla evlenme ümitlerinden tamamen vazgeçemedi.
O onunla evlenme umudundan tamamen vazgeçemedi.
Onunla evlenmek isteyen öncelikle onun babasını ikna etmelidir.
- Papanın evlenme hakkı yoktur.
- Papa evlenemez.
İngiltere krallarından biri, halktan biriyle evlenmek için tahttan çekildi.