Translation of "Hicimos" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Hicimos" in a sentence and their turkish translations:

- Hicimos waffles.
- Hicimos gofres.

Gevezelik yaptık.

Eso hicimos.

Yaptığımız buydu.

Lo hicimos.

Başardık.

Lo que hicimos

Biz ne yaptık

Le hicimos llorar.

Onu ağlattık.

Finalmente lo hicimos.

Sonunda onu yaptık.

Lo hicimos llorar.

Biz onu ağlattık.

Hicimos todo juntos.

Her şeyi birlikte yaptık.

Lo hicimos juntos.

Onu birlikte yaptık.

No hicimos nada.

Bir şey yapmadık.

¿Sabes qué hicimos?

- Ne yaptığımızı biliyor musun?
- Ne yaptığımızı biliyor musunuz?

Hicimos nuestro trabajo.

Biz işimizi yaptık.

Nos hicimos amigos.

Arkadaş olduk.

Hicimos nuestros deberes.

Ödevimizi yaptık.

- Hicimos fotos a los delfines.
- Hicimos fotos de los delfines.

Biz yunusların fotoğraflarını çektik.

Y lo hicimos digitalmente.

ve bunları dijital olarak yaptık.

Pero nunca lo hicimos.

Fakat asla dönmedik.

Lo hicimos nosotros mismos.

Onu kendimiz yaptık.

Inmediatamente nos hicimos amigos.

Biz hemen arkadaş olduk.

Hicimos amistad con Jane.

Biz Jane ile arkadaş edindik.

Nosotros no hicimos eso.

Biz onu yapmadık.

Hicimos una buena compra.

İyi bir alış yaptık.

Nosotros no lo hicimos.

Biz onu yapmadık.

No hicimos nada ilegal.

Yasal olmayan bir şey yapmadık.

Nos hicimos buenos amigos.

Biz iyi arkadaşlar olduk.

No hicimos nada malo.

Yanlış bir şey yapmadık.

No lo hicimos juntos.

Bunu birlikte yapmadık.

No hicimos eso en EE.UU.,

Bunu ABD'de yapmadık,

Hicimos este programa dos veces,

Bu programı iki kere yaptık

Hicimos un video al respecto

Bununla ilgili bir video hazırladık

Hicimos que él fuera allí.

Biz onu oraya gönderdik.

Hicimos averiguaciones en su pasado.

Onun geçmişi ile ilgili anketler yaptık.

Hoy, hicimos un buen negocio.

Biz bugün iyi iş yaptık.

Hicimos un castillo de arena.

Biz kumdan bir kale yaptık.

Hicimos lo que nos dijeron.

Bize denileni yaptık.

Lo hicimos unas cuantas veces.

Bunu birkaç kez yaptık.

Solo lo hicimos una vez.

Bunu sadece bir kez yaptık.

Hicimos todo lo que pudimos.

Yapabileceğimiz her şeyi yaptık.

Creo que hicimos una venta.

Ben bir satış yaptığımızı düşünüyorum.

Tom sabe lo que hicimos.

Tom ne yaptığımızı biliyor.

Ellos saben lo que hicimos.

Onlar ne yaptığımızı biliyorlar.

Nos hicimos amigos con ella.

Ben onunla arkadaş oldum.

Nos hicimos amigos de ellos.

Onlarla arkadaş olduk.

Hicimos cola para el bus.

Biz otobüs için sıraya girdik.

Lo hicimos en la escuela.

Bunu okulda yaptık.

- Mary y yo nos hicimos buenas amigas.
- Mary y yo nos hicimos buenos amigos.

Mary ve ben iyi arkadaşlar olduk.

- Lo hicimos con arreglo a sus instrucciones.
- Lo hicimos de acuerdo a sus instrucciones.

Onu senin talimatlarına göre yaptım.

E hicimos algo sobre ello, ¿no?

Bu konu hakkında bir şeyler yaptık, değil mi?

hicimos pruebas en tramos más fáciles.

daha küçük bir akıntıda bana yüzme alıştırması yaptırdılar.

Así que fue lo que hicimos.

Biz de tam olarak bunu yaptık.

Hicimos grandes sacrificios para actuar localmente;

Yerel hareket edebilmek için muazzam fedakârlıklar yaptık

Hicimos a Hagia Sophia una mezquita

Ayasofya'yı cami yaptık

Como un inglés, ¡lo hicimos allí!

bir İngiliz olarak konuşursak , orada yaptık!

Nosotros hicimos la hora jugando cartas.

- Kart oynayarak zaman öldürdük.
- Kart oynayarak vakit öldürdük.

Hicimos un contrato con la empresa.

Firmayla sözleşme yaptık.

Tú sabes que no hicimos esto.

Bunu yapmadığımızı biliyorsun.

Hicimos un hábito de juntarnos regularmente.

Biz düzenli olarak bir araya gelme alışkanlığını edindik.

- No logramos mucho.
- No hicimos mucho.

- Pek bir şey başaramadık.
- Fazla bir başarı elde edemedik.

No fuimos nosotros los que lo hicimos.

Onu yapan biz değiliz.

Cuando estuve en Taiwán nos hicimos amigos.

Ben Tayvan'dayken arkadaş olduk.

Ayer hicimos mucho y estamos cansados hoy.

Dün çok şey yaptık ve bugün yorgunuz.

Mary y yo nos hicimos buenos amigos.

Mary ve ben iyi arkadaşlar olduk.

Hicimos una resolución para incrementar la producción.

Üretimi artırmak için bir karar aldık.

Hicimos alto en el camino para almorzar.

Öğle yemeği yemek için yolda durduk.

Hicimos lo mejor que pudimos para ayudarles.

Onlara yardım etmek için elimizden geleni yaptık.

No puedo decirte lo que hicimos anoche.

Dün gece ne yaptığımızı sana söyleyemem.

- Hicimos tortitas para desayunar.
- Hacemos panquecillos calientes para desayunar.
- Hacemos hotcakes para desayunar.
- Hicimos panqueques para el desayuno.

Sabah kahvaltısı için gözleme yaptık.

Hicimos una plataforma aquí para aislar la nieve.

Buraya küçük bir platform yaptık, yani kardan yüksekte.

"¿Están mintiendo o lo están?" hicimos un video

"Yalan mı söylüyorlar yoksa?" diye bir video çekmiştik

Podríamos salir juntos como hicimos el año pasado.

Geçen yıl yaptığımız gibi birlikte dışarı çıkabiliriz.

Hicimos una fiesta para celebrar su 70º cumpleaños.

Onun 70. doğum gününü kutlamada bir parti verdik.

No hicimos nada malo. Solo fue un beso.

Biz yanlış bir şey yapmadık. O sadece bir öpücüktü.

- Te hicimos un pastel.
- Te preparamos una tarta.

Biz size bir pasta yaptık.

No creo que nadie notara lo que hicimos.

Herhangi birinin bizim ne yaptığımızı fark ettiğini sanmıyorum.

- Teníamos buena intención.
- Lo hicimos de buena fe.

Niyetimiz iyiydi.

¿Qué hay de malo en cómo lo hicimos?

Onu yapma şeklimizde sorun ne?

Hicimos un gran progreso el día de hoy.

Bugün çok ilerleme yaptık.

Tom y yo hicimos todo lo que pudimos.

Tom ve ben elimizden gelen her şeyi yaptık.

Asi que, en el estudio, hicimos escaneos del cerebro

Araştırmamızda beyin taraması gerçekleştirdik

¿Por qué hicimos eso para nuestra luna de miel?

Peki balayı için neden böyle bir şey yaptık?

Por supuesto, hay predicciones que hicimos al hacer pramit

tabi pramit'in yapımında bizimde yürüttüğümüz tahminler var

Hicimos todo lo que pudimos para salvar al niño.

Çocuğu kurtarmak için elimizden geleni yaptık.

Hicimos fila para conseguir las entradas para el concierto.

Biz konsere bilet almak için sıraya girdik.

Nos hicimos amigos de por lo menos diez estadounidenses.

En az on Amerikalıyla arkadaş olduk.

Los dos hicimos como si no hubiera pasado nada.

İkimiz hiçbir şey olmamış gibi yaptık.

Lo primero que hicimos fue mirar a los pandas.

Yaptığımız ilk şey pandalara bakmaktı.

No creo que lo que hicimos supusiera ninguna diferencia.

Yaptığımız şeyin bir fark yarattığını sanmıyorum.

E hicimos una prueba allí en 120 centros de maternidad,

ve 120 doğum merkezinde deneme yaptık.

La razón por la que hicimos esto es por el cierre.

Bunu yapma nedenimiz grev.

Mi novio y yo hicimos el amor en la primera cita.

Erkek arkadaşım ve ben ilk buluşmamızda seks yaptık.

¿Debería contarle a Tom lo que tú y yo hicimos juntos?

Senin ve benim birlikte yaptığımız şeyi Tom'a söylemeli miyim?

Hicimos un gran trabajo hasta aquí, pero esto se pondrá más difícil.

Buraya kadar gelerek harika bir iş çıkarttık, ama işler çok daha zor hâle gelmek üzere.