Examples of using "Entregó" in a sentence and their turkish translations:
O istifasını verdi.
Tom'dan başka hiç kimse raporu teslim etmedi.
Asker onun adını verdi.
Öğretmen testleri dağıttı.
O, ona bir kitap uzattı.
Bana mektubu verdi ve ayrıldı.
Bana mektubu verdi ve ayrıldı.
Tom boş bir test kağıdını teslim etti.
Tabur, düşmana teslim oldu.
her şey hazırdı bavulunu bile teslim etmişti
Bu bana Kraliçenin kendisi tarafından verildi.
Parayı tezgahtara uzattı.
Tom Anahtarları Mary'ye verdi.
Tom Mary'ye bir not uzattı.
Tom Mary'ye bir mesaj verdi.
O, soruya cevap vermedi.
O bana sadece tavsiye değil ama para da verdi.
Yiyecekler ve battaniyeler mültecilere verildi.
O, ona ceketini verdi.
Tom paketi Mary'nin evine zaten teslim etti.
O, yaşamının son anlarında bana bir mektup verdi.
Tom ehliyetini çıkardı ve polis memuruna uzattı.
Tom sütü bardağa doldurdu ve sonra Mary'ye uzattı.
Bir cevap almadığım için, benim postamın sana teslim edilip edilmediğini merak ediyorum.
Baba kızının canını kurtarmak için kendi canını verdi.