Examples of using "Salió" in a sentence and their turkish translations:
Hangi öğrenci dışarı çıktı?
- O dışarı gitti.
- O gitti.
- O dışarı gitti.
- O dışarı çıktı.
O nasıl sonuçlandı?
Bunu atlattık.
Güneş çıktı.
Her şey ters gitti.
Babam dışarıda.
Bu güzelce işe yaradı.
Ne yanlış gitti?
Bir şey yanlış gitti.
Bu iyi gitti.
İşe yaradı! Çalıştı !
- Arkadaşlarıyla çıktı.
- O, arkadaşlarıyla dışarı çıktı.
Mayuko odadan dışarı çıktı.
Plan nasıl işleyecek?
O, odadan çıktı.
O, köpeği ile birlikte dışarı çıktı.
Tom öğle yemeği için dışarı çıktı.
O, sınıftan ne zaman ayrıldı?
Ameliyat iyi gitti.
O dışarıya çıplak koştu.
Tren zamanında ayrıldı.
O, yemek yemek için dışarı gitti.
Ay zaten çıktı.
Tom sahneye yürüdü.
Bu oyun dün çıktı.
Bu iyi gitti.
Tom dışarıda yemek yedi.
O, restorandan çıktı.
Fakat farklı bir şey ortaya çıktı.
- Konuşman nasıldı?
- Konuşman nasıl geçti?
Başka hiç kimse yaralanmadı.
- O, alışverişe gitti.
- Alışverişe gitti.
Tom hastaneden çıktı.
Neyin yanlış gittiğini biliyorum.
Atlayış işe yaradı, su yeterince derinmiş.
Ancak bir şey korkunç şekilde ters gitti.
bu işten de sıyrıldı
O, arkadaşları ile birlikte ayrıldı.
O odadan dışarı çıktı.
Buradan aceleyle ayrıldı.
Tek kelime söylemeden gitti.
O, çabucak odadan çıktı.
Tom işten erken ayrıldı.
O, dün Osaka'ya hareket etti.
O dışarı gitti.
Bana veda etmeden gitti.
Üzgünüm, bir şey yanlış gitti.
Tom 2010'da seçildi.
O, sınıftan ne zaman ayrıldı?
Tom saklandığı yerden çıktı.
O, duştan çıplak çıktı.
Tom odasından dışarı çıktı.
Uçak zamanında kalktı.
O, odadan çıktı.
Tom pencereden dışarı çıktı.
Tom banyodan çıktı.
Tom hapisten çıktı.
Testin nasıl gitti?
Bir şey yanlış gitti gibi görünüyor.
Sudan bir kurbağa çıktı.
O önceki gün Londra için yola çıktı.
O biraz yiyecek almak için dışarı çıktı.
O, arabanın altından çıktı.
O, öfkeyle odadan çıktı.
Tom odasından dışarı koştu.
Evden saat sekizde ayrıldı.
O kapıdan çıktı ve asla geri dönmedi.
- Hoşça kal demeden odadan ayrıldı.
- Veda etmeden ayrıldı odadan.
- Hoşça kal demeden odayı terk etti.
Tehlikeyi hissetti, kaçtı.
Neyin yanlış gittiğini tam olarak öğrenmeliyim.
Avukat, sekreteriyle birlikte dışarı çıktı.
Adam şehirden kaçtı.
Yürüyüşe çıktı.
O, bir taksi aramak için dışarı çıktı.
O bir iş için dışarı gitti.
Her şey yolunda gitti.
Bana mektubu verdi ve ayrıldı.
Benim kedi sepetten çıktı.
Tom neyin yanlış gittiğini bilmiyor.
O, dışarı çıkar çıkmaz, yağmur yağmaya başladı.
Tüm köy onları karşılamaya çıktı.
Tom konuyu saptırdı.
Tom temiz hava almak için dışarı çıktı.
Temiz hava almak için dışarı çıktı.